Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/349 Esas 2016/845 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/349
Karar No: 2016/845
Karar Tarihi: 17.03.2016

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2016/349 Esas 2016/845 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan hüküm giydiği davada, sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteği reddetti. Hükmolunan hapis cezasının süresine göre, temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapıldı. Yargılama sürecinin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterildiği ve vicdani kanaatin dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, suç tipi ile yaptırımların doğru belirlendiği ve diğer temyiz itirazlarının reddedildiği belirtildi. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin kararı sonrası TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunduğu belirlendi ve hüküm bozuldu. Hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırıldı ve sanık müdafiinin tahliye isteği reddedildi. Kanun maddeleri olarak 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK'un 318 ve 5271 sayılı CMK'nın 299. maddeleri ve TCK'nın 53. maddesi belirtilmiştir.
10. Ceza Dairesi         2016/349 E.  ,  2016/845 K.
"İçtihat Metni"


Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Suç Tarihi : 03/04/2015


Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Sanık müdafiinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğinin, hükmolunan hapis cezasının süresine göre, 5320 sayılı Kanun"un 8/1, 1412 sayılı CMUK"nın 318 ve 5271 sayılı CMK"nın 299. maddeleri uyarınca reddine karar verilerek, temyiz incelemesi duruşmasız olarak yapılmıştır.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenin dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA; ancak bu durumun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün hüküm fıkrasından çıkarılması ve yerine “Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli iptal kararından sonra oluşan durumuna göre, sanık hakkında, TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının birinci cümlesinin uygulanmasına” ibaresinin yazılması suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ve tutuklama tarihine göre sanık müdafiinin tahliye isteğinin reddine, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.