12. Ceza Dairesi 2017/3658 E. , 2019/11458 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/2, TCK’nın 62/1, 52/2, 53/1-3. maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık ..."ün mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-İncelemeye konu dosyada; davanın, suçtan zarar gören Kültür ve Turizm Bakanlığına ihbar edilmediği, dairemizin 02/02/2017 tarih, 2016/2894 E, 2017/723 K sayılı ilamı ile gerekçeli kararın Kültür ve Turizm Bakanlığına tebliğ edilmek üzere dosyanın tevdiine karar verildiği, gerekçeli kararın Kültür ve Turizm Bakanlığına tebliğ edildiği ve adı geçen kurum vekili tarafından temyiz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25/04/2017 tarih, 2016/1102 Esas, 2017/248 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, yukarıda izah edilen nedenlerle suçtan zarar gören Kültür ve Turizm Bakanlığına duruşma günü usulüne uygun olarak bildirilip, davaya katılma ve delillerini sunma imkanı sağlanmadan hüküm tesis edilmesi suretiyle CMK"nın 234/1-b maddesine aykırı davranılması,
2-Mahkemece gerekçeli kararda; sanık hakkında aynı nitelikte eylemlere ilişkin bir çok soruşturma ve kovuşturma dosyası olduğuna değinildiği, UYAP sistemi üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, 2863 sayılı Kanuna aykırı olarak imar izni verme suçundan açılmış ve sanığın mahkumiyetine hükmedilmiş kamu davaları bulunduğunun anlaşılması karşısında, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/04/2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklanan ilkeler doğrultusunda, anılan suçtan zarar görenin kamu olduğu gözetilip, ruhsat ve iddianame tarihleri de dikkate alınarak, sanığın eylemlerinin her birinin yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçları mı yoksa bir suç işleme kararı ile kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde birden çok kez ihlal edilmesi suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, bu dosyanın, benzer nitelikteki Çaykara Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/139-2014/97, 2013/90-2014/87, 2014/70-2014/400, 2014/155-2014/394, 2014/22-2014/395, 2014/237-2015/50, 2014/23-2014/397, 2014/244-2015/49 E. K. sayılı dosyaları ile varsa benzer eylemler nedeniyle açılmış başka davaların akıbeti araştırılıp, mümkünse mevcut dava ile birleştirilmesi, aksi halde, özeti duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örnekleri dosyaya intikal ettirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle, iptal kararı doğrultusunda TCK"nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesi gerekliliğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ve müşteki vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 05/12 /2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.