12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/28596 Karar No: 2011/10526
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/28596 Esas 2011/10526 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Borçlu tarafından haczine itiraz edilen 322 ada, 1 parsel sayılı taşınmazdaki 6 ve 7 nolu bağımsız bölümler için yapılan keşif sırasında, iki dairenin birleştirilerek kullanıldığı tespit edildi. Tapu kaydında ayrı bağımsız bölüm olarak tescil edildiği için, borçlu tarafından yalnızca bir daire için meskeniyet iddiasında bulunulabileceği belirlendi. Mahkeme, hangi taşınmaza yönelik talepte bulunduklarını borçluya açıklattırmalı ve belirtilen taşınmazın kapsamında, alacaklı vekilince temyiz dilekçesine eklenen bilirkişi raporu da gözetilerek sonuca göre bir karar vermelidir. İİK'nın 82/12. maddesi borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceğini belirlerken, aynı maddede, evin kıymeti fazla ise bedelinden haline münasip bir yer alabilecek miktarı borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılacağı belirtilir. Kararı bozulmasına hükmedilmiştir. Kararın bozulma nedeni İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleridir.
12. Hukuk Dairesi 2010/28596 E. , 2011/10526 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 16. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/06/2010 NUMARASI : 2009/516-2010/594
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu vekilinin, haczedilen taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğundan bahisle haczin kaldırılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. İİK"nun 82/12. maddesinde borçlunun haline münasip evinin haczedilemeyeceği belirlendikten sonra, aynı maddede, ancak, evin kıymeti fazla ise bedelinden haline münasip bir yer alabilecek miktarı borçluya bırakılmak üzere haczedilerek satılır, hükmüne yer verilmiştir. Mahkemece mahallinde keşif yapılarak, meskeniyet şikayetine konu taşınmazın keşif tarihi itibariyle değeri ile borçlunun haline münasip ev alabileceği bedel tespit edildikten sonra, bu miktar mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar verilmesi gerekir. Bunun yanında, borçlunun birden fazla meskeninin olması halinde bunlardan yalnızca biri için meskeniyet iddiasında bulunabilir. Somut olayda, şikayetçi borçluya ait 322 ada, 1 parsel sayılı taşınmazdaki 6 ve 7 nolu bağımsız bölümlerin 24/02/2009 tarihinde haczine karar verildiği, mahkemece yapılan keşif sırasında, iki dairenin birleştirilmek suretiyle kullanıldığının tespit edildiği görülmektedir. Her ne kadar, şikayete konu taşınmazlar fiilen tek bir daire şeklinde kullanılmakta ise de, tapu kaydında iki ayrı bağımsız bölüm olarak tescil edildiğine göre, borçlu tarafından yalnızca biri için meskeniyet iddiasında bulunulabilecektir. O halde, mahkemece, hangi taşınmaza yönelik talepte bulundukları hususu borçluya açıklattırılarak, belirtilen taşınmaz hakkında yukarıda açıklanan madde kapsamında, alacaklı vekilince temyiz dilekçesine eklenen bilirkişi raporu da gözetilmek suretiyle, şikayetin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25/05/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.