Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2270 Esas 2017/7296 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı gerçek kişi ve davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Çekişmeli ... İli ... İlçesi ... Mahallesi 97 ada 16 parsel sayılı ve 206 ada 51 parsel sayılı taşınmazlar sırasıyla 3.532,99 m2 ve 7.896,00 m2 yüzölçümleri ile tarla niteliğinde davalı adına kayıtlıdır. 16 parsel nolu taşınmazın beyanlar hanesinde “kısmen Devlet Ormanı sınırı içinde kalmaktadır”; 51 parsel nolu taşınmazın beyanlar hanesinde “tamamen Devlet ormanı sınırı içinde kalmaktadır” şerhleri vardır.
Davacı vekili 09/10/2013 havale tarihli dava dilekçesinde özetle taşınmazların orman vasfında olmadığını ileri sürerek orman sınırları dışına çıkarılmalarını ve tapuda kaydındaki şerhlerin kaldırılmasını istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, dava konusu 206 ada 51 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar hanesinde tamamen Devlet ormanı sınırı içerisinde kalmaktadır şerhinin iptaline ve 97 ada 16 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişinin 05/12/2014 havale tarihli rapor ve krokisinde (B) harfi ile gösterilen 1247.612 m2"lik kısmı yönünden tapunun beyanlar hanesindeki kısmen Devlet ormanı sınırı içerisinde kalmaktadır şerhinin iptaline karar verilmiş, hüküm davacı gerçek kişi ve davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava orman tahdidine itiraza ilişkindir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 19/11/2007-19/05/2008 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve uzman bilirkişi raporuna göre, çekişmeli 206 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının, 97 ada 16 parsel sayılı taşınmazın (B) harfi ile gösterilen 1247,612 m2’lik bölümünün orman sayılan yerlerden olmadığı belirlenerek davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; 6831 sayılı Kanunun 11. maddesi uyarınca orman olduğu saptanan taşınmazların orman sınırları dışına çıkarılmasına karar verilmesi gerekirken, hüküm yerinde orman sayılan yerlerden olmadığı belirlenen taşınmazlar hakkında şerhlerin iptali ile yetinilmiş olması doğru değil ise de, bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple; hüküm fıkrasının bir numaralı bendi olan 1-Davanın kısmen kabulü ile, ... İli, ... İlçesi, ... Mahallesi, 206 ada, 51 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydındaki beyanlar hanesinde tamamen Devlet ormanı sınırı içerisinde kalmaktadır şerhinin iptaline ve ... ili, ... İlçesi, ... mahallesi 97 ada 16 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişinin 05/12/2014 havale tarihli rapor ve krokisinde (B)
harfi ile gösterilen 1247.612 m2"lik kısmı yönünden tapunun beyanlar hanesindeki kısmen Devlet ormanı sınırı içerisinde kalmaktadır şerhinin iptaline” cümlesi kaldırılarak, bunun yerine
1- Davanın Kısmen Kabulü ile;
a- Dava konusu ... ili ... ilçesi ... Mah. 206 ada 51 parsel sayılı taşınmaza yönelik 59 nolu Orman Kadastro Komisyonunun işleminin iptaline, taşınmazın orman tahdit sınırları dışarısına çıkartılmasına, tapunun beyanlar hanesindeki şerhin iptaline,
b- Dava konusu ... ili ... ilçesi ... Mah. 97 ada 16 parsel sayılı taşınmazın 05/12/2014 havale tarihli fen bilirkişisi raporu ve ekindeki krokide (B) harfi ile gösterilen 1247,612 m2’lik bölümüne yönelik 59 nolu Orman Kadastro Komisyonunun işleminin iptaline, taşınmazın bu bölümünün orman tahdit sınırları dışarısına çıkartılmasına ve bu bölüme ilişkin tapunun beyanlar hanesindeki şerhin iptaline,” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi göndermesiyle HUMK’nın 438/7. maddesine göre bu düzeltilmiş şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 04/10/2017 günü oybirliğiyle karar verildi.