Taraflar arasındaki irtifak hakkı bedelinin tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Tuzla Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 6.11.2006 gün ve 2006/1012- 2007/91 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 23.09.2008 gün ve 2007/7214-12489 sayılı ilamı ile, (...Davacı, davalı idare adına kayıtlı bulunan taşınmazda lehlerine 49 yıl süreyle irtifak hakkı tesis edildiğini, 2004 ve 2005 yıllarına ait idarece belirlenen bedelin fahiş olması nedeniyle ihtirazi kayıtla eksik olarak ödendiğini, buna rağmen davalının 2006 yılı için 528.380,00 YTL irtifak hakkı bedeli talep ettiğini, talep edilen miktarın fahiş olduğunu ileri sürerek 2006 yılı irtifak hakkı bedelinin 180.000,00 YTL olarak uyarlanmasını istemiştir. Davalı, belirlenen bedelin fahiş olmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bilirkişi raporunda belirlenen 229.544,66 YTL kabul edilerek ve bu miktardan %20 oranında hakkaniyet indirimi yapılarak 2006 yılı irtifak hakkı bedelinin 183.635,73 YTL olarak tesbitine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava konusu olan 2006 yılı üç yıllık dönemin üçüncü yılı olup, davalı idarece 2004 yılı için 405.931,50 YTL, 2005 yılı için 462.112,42 YTL irtifak hakkı bedeli belirlenmiştir. Davacı taraf, davalı idarece belirlenen 2004 ve 2005 yıllarına ait irtifak hakkı bedellerini ihtirazi kayıtla ve eksik olarak ödemiş ise de, davalı idarece belirlenen 2004 ve 2005 yıllarına ait irtifak hakkı bedelleri için herhangi bir dava açtığını iddia ve ispat etmiş değildir. 2004 ve 2005 yılı için dava açmayan davacının bu nedenle bu yıllara ait irtifak bedelini ihtirazi kayıtla ve eksik olarak ödemesi davacıya herhangi bir hak bahşetmez. Başka bir deyişle idare tarafından 2005 yılı irtifak hakkı bedeli olarak talep edilen 462.112,41 YTL"nin kesinleştiğinin kabulü gerekir. Bu durumda 2005 yılı irtifak hakkı bedeli olarak kesinleşen miktara taahhütname uyarınca Devlet ihale genelgesinde belirlenen artış oranının uygulanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece değinilen bu yönler gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. TEMYİZ EDEN: Davalı vekili HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire Bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, 03.06.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.