18. Hukuk Dairesi 2015/19 E. , 2015/12692 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
Dava dilekçesinde, anne baba rızası aranmaması istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Hayati tehlike nedeniyle hakkında koruma kararı alınan ve bu süreçte kimlik bilgileri ile mernis adresi değiştirilen anne ..."a dava dilekçesi, gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi tebliğ edilememiş, mahkemenin davacı vekiline adres bildirmesi için 1 ay süre verilmesine ilişkin ara kararına rağmen davacı vekilinin, anne ..."nın doğumdan sonra kocasının yanına döndüğü, kocasının ise bu davadan haberinin olmadığı, öğrenmesi halinde can güvenliğinin kalmayacağı, davanın hasımsız olarak açıldığı, ..."nın davalı konumunda olmadığı bu nedenle ara karardan dönülmesi istemini içeren dilekçesi üzerine mahkemece söz konusu ara karardan dönülerek davalı ...."ya, karar ve temyiz dilekçesi, yeni kimlik bilgileriyle, ilanen tebliğ edilmiştir. Böylece yargılama davalının yokluğunda yapılıp bitirilmiş, mahkemece dava dilekçesi, gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi davalılya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği halde, yargılamaya devam edilip hüküm kurulmuştur.
Dava ve karar tarihinde yürürlükte bulunan HUMK"nun 73. maddesine göre; kanunun gösterdiği istisnalar dışında hakim, her iki tarafı dinlemedikçe veyahut sav ve savunmalarını bildirmeleri için yasal şekillere uygun olarak davet etmedikçe kararını veremez. Yasanın bu açık hükmüne aykırı olarak ve mahkemece kendine yöntemince tebligat yapılmayarak savunma hakkı kısıtlanmış olan davalıya dava dilekçesi, gerekçeli karar ve temyiz dilekçesi usulünce tebliğ edilip, ortaya koyacağı deliller toplanıp savunmaları çerçevesinde değerlendirme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yöntemince taraf teşkili sağlanmadan davalının yokluğunda yargılama yapılıp hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun"un Tedbir Kararı Verilmesi, Tebliği ve Gizlilik başlıklı 8. maddesinin 6.fıkrasında "Gerekli bulunması halinde, tedbir kararıyla birlikte talep üzerine veya resen korunan kişi ve diğer aile bireylerinin kimlik bilgileri veya kimliğini ortaya çıkarabilecek bilgileri ve adresleri ile korumanın etkinliği bakımından önem taşıyan diğer bilgileri, tüm resmi kayıtlarda gizli tutulur. Yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilir." hükmü düzenlenmiştir. Aynı Kanunun 4. maddesinde Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesinin hakim tarafından verilebilecek koruyucu tedbir kararlarından olduğu, ayrıca 8. maddenin 1. fıkrasında tedbir kararlarının en çabuk ve en kolay ulaşılabilecek yer hakiminden talep edilebileceği düzenlenmiş olduğuna göre, mahkemece, hakkında koruma ve gizlilik kararı verilen anne ..."ya yapılacak tebligatlara ilişkin ayrı bir adres tespit edilip, bu adrese dava dilekçesi, gerekçeli karar ve temyiz dilekçesinin tebliği gerçekleştirilip taraf teşkili sağlanmalıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.