Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16974 Esas 2015/4217 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı asil tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Davacılar vekili, müvekkilleri aleyhine davalı yanca bonoya dayalı olarak icra takibine girişildiğini, davalının avukat olup müvekkillerine hukuki danışmanlık hizmeti verdiğini, bu hizmetten kaynaklı bakiye alacağı için müvekkillerinin adı-soyadı-TC kimlik numaralarının ve adreslerinin yazılı bulunduğu A-4 kağıda imzalarını aldığını, müvekkillerinin iyi niyetinden yararlanan davalının imzalı boş kağıda bono metnini sonradan eklemek suretiyle belgeye bono vasfını kazandırdığını, bonoda nakden ibaresinin bulunduğunu ve fakat müvekkillerinin ekonomik durumunun iyi olup, davalıdan nakit para alarak borçlanmaları için bir neden olmadığını, davalı hakkında savcılığa ve bağlı bulunduğu baroya şikayette bulunulduğunu ileri sürerek icra takibine konu bonodan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine ve %20 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıların iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davacılara verilen borç para karşılığında bononun alındığını, davacıların gerek icra takip dosyasına gerekse taşkın haciz nedeniyle icra mahkemesine verdikleri dilekçelerinde borcu ikrar ve kabul ettiklerini belirterek davanın reddine ve %20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller doğrultusunda, dava ve takibe konu bonodaki imzaların davacılar tarafından inkar edilmediği, bononun sonradan doldurulduğu ve sahte olduğu iddiasının kanıtlanamadığı, davalı yanca usulüne uygun yemin eda edildiği, icra dosyası için verilmiş ve infaz edilmiş herhangi bir tedbir kararının bulunmadığından davalının kötü niyet tazminatı isteminin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, koşulları bulunmadığından davalı yararına tazminata hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı asil tarafından temyiz edilmiştir.



Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekili ile davalı asilin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 25.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.