12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/22938 Karar No: 2012/39889
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/22938 Esas 2012/39889 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/22938 E. , 2012/39889 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 12. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/05/2012 NUMARASI : 2012/667-2012/501
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı, İstanbul 5. İcra Hukuk Mahkemesi"nin 13.08.2010 tarih ve 2010/889 Esas, 2010/1577 Karar sayılı ilamı ile borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne ve ıttıla tarihinin 21.06.2010 olarak tespiti ile takibe konu bono asıllarının icra kasasında olmadığından bahisle ödeme emrinin iptaline karar verildiği görülmektedir. İİK.nun 58/3. maddesi gereğince; alacak bir belgeye dayanmakta ise, belge aslının veya alacaklı yahut mümessilli tarafından tasdik edilmiş borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine verilmesi ve ayrıca Hukuk Genel Kurulunun 2.2.2000 tarih ve 2000/12-50 Esas, 2000/47 karar sayılı kararında da açıklandığı üzere İİK.nun 61/l. maddesi (2). cümlesi gereğince takip bir belgeye dayanıyor ise, belgenin onaylı bir örneğinin ödeme emri ile birlikte borçluya gönderilmesi zorunludur. Somut olayda borçlunun şikayeti üzerine icra mahkemesince takibe konu bono asıllarının icra kasasında olmadığından bahisle ödeme emrinin de iptaline karar verildiğine göre, anılan eksiklik giderilip borçluya yeniden ödeme emri çıkartılması zorunludur. Zira ödeme emri tebliğ edildiğinde borçluya, seçilen takip şekline göre yetkili merciide itiraz hakkı verilecek ve bu itirazı yeniden değerlendirilebilecektir. İcra Mahkemesinin ödeme emrinin iptaline yönelik kararına rağmen yeniden ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu hakkında takibe kaldığı yerden devam edilip haciz işlemleri yapılmasına yasal olanak bulunmamaktadır. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile yeniden ödeme emri tebliğ edilmeden borçlu hakkında yapılan işlemlerin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.12.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.