23. Hukuk Dairesi 2015/943 E. , 2015/8308 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki çıkma payı alacağı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hak düşürücü süreye ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
1- Temyiz aşamasında, davalı vekilince davayı kabul ettiğine ilişkin 27.11.2015 UYAP kayıt tarihli dilekçe gönderilmiş olup, vekilin vekaletnamesinde davayı kabul yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Hüküm verildikten sonra davadan feragat edilmesi veya davanın kabul edilmesi halinde yerel mahkemenin davadan feragat veya kabul hakkında bir karar verebilmesi uygulaması hakkında 1086 sayılı HUMK’ta bir düzenleme bulunmamakta olup, 11.04.1940 gün ve 1939/15-70 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı çerçevesinde hükümden sonra ortaya çıkan ve esas hükmün temyiz yoluyla incelenmesine engel bir durum karşısında, feragatın veya kabulün mahkemesince incelemesinin ve bu konuda bir karar verilebilmesinin sağlanabilmesi için kararın bozulması yoluna gidilmiş, uygulama bu şekilde yerleşmiştir. (YHGK"nın 16.11.1966 gün ve 1438 E., 290 K.; 27.05.1992 gün ve 2-250 E., 364 K.; 29.09.1993 gün ve 2-49 E., 543 K. sayılı ilamları bu yöndedir.)
6100 sayılı HMK’da bu konuda açık bir düzenleme yapılmamış, ancak bu kanuna dayanılarak çıkarılan ve yeni yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 06.08.2015 tarihine kadar yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanunu Yönetmeliği’nin, “Karar verilmiş dosyalara ilişkin işlemler” başlıklı 57. maddesinde “Hükmün kesinleşmesinden önce davadan feragat, davayı kabul veya sulh halinde, hâkim dosya üzerinden bu konuda ek karar verir. Taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi sırf bu nedenlerle dosya istinaf veya temyiz incelemesine gönderilmez.” düzenlemesi getirilmiştir. 06.08.2015 tarihinde yürürlüğe giren, Bölge Adliye ve Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Cumhuriyet Başsavcılıkları İdari ve Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine Dair Yönetmeliğin 215. maddesi de, aynı hükmü içermektedir.
HMK"nın 5. kısım 3. bölümünde yer alan ve feragat gibi davaya son veren taraf işlemlerinden olan kabul, 6100 sayılı HMK"nın 311/1. maddesi hükmü uyarınca, kesin hüküm sonuçlarını doğurduğu gibi, aynı Kanun"un 309/2. maddesi uyarınca karşı tarafın kabulüne de bağlı bulunmamaktadır. Öte yandan, aynı Kanun"un 310/1. maddesi uyarınca davayı kabul, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür. Mahkeme davadan el çektiğinden, karar ortada durduğu müddetçe, davayı yeniden ele alıp, kabul nedeniyle bir karar veremez. (11.04.1940 gün ve 1939/15-70 sayılı İBK ile YHGK"nın 21.11.1981 gün ve 2 E., 551 K. sayılı ilamı bu yöndedir.) YHGK"nın 19.12.2012 gün ve 13-1369 E., 1221 K. sayılı ilamı ile Dairemizin 06.12.2013 tarih ve 5603 E., 7763 K; 29.09.2014 tarih ve 2028 E; 6027 K. sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere; 6100 sayılı HMK"da açık bir hüküm bulunmayan ve İçtihadı Birleştirme Kararı ile yöntemi belirlenmiş bir konuda, yönetmelik hükmüne dayalı olarak, hükümden sonra davanın ele alınması suretiyle ek karar tesis edilmesi doğru değildir.
Bu itibarla, davanın kabulü nedeniyle mahkemece bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.