11. Hukuk Dairesi 2016/4606 E. , 2017/7219 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
BİRLEŞEN DAVA : FİKRİ VE SINAİ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİNİN 2004/912 E.
Taraflar arasında görülen davada ... Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 14/10/2014 tarih ve 2014/2-2014/215 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı - karşı davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili asıl davasında, müvekkili adına tescilli tanınmış "..." markası bulunduğunu, davalı şirketin ise 15.02.2000 tarihinde ... Ticaret Sicili"ne tescil edilip, davacı şirket ile aynı alanda iştigal ettiğini, davalı unvanında yer alan "..." ibaresinin müvekkilinin tanınmış markasına tecavüz oluşturduğunu ileri sürerek davacıya ait markaya davalının tecavüzünün ve haksız rekabetinin men"ine, davalı unvanından "..." ibaresinin sicilden terkinine, hükmün gazete yoluyla ilanına, birleşen davasında ise, müvekkilinin dünyaca tanınmış markası varken davalı adına tescil edilen "..." ve "..." markalarının hükümsüz olduğunun tespitine, sicilden terkinine, davacıya ait markaya vaki haksız ve hukuka aykırı tecavüzün durdurulması ve önlenmesine, hükmün ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı (karşı davacı) vekili, asıl ve birleşen davaların reddini istemiş, karşılık davasında ise 556 sayılı KHK"nın 14. maddesi uyarınca 5 yılı aşkın bir süredir kullanılmayan davacı (karşı davalı) markasının sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalının davacı ile aynı sınıfta tescilli 2000/05091 sayılı ... markasının davacıya ait 96/019202 nolu ... ibareli marka ile aynı olduğu, hükümsüzlüğü gerektiği, davalının diğer markası 2000/17854 no lu ... ...+şekil biçiminde olup, davalı tarafın, davacının ..." da ve ..." de gıda sektöründe tanınmış markasını davacının markasındaki cami figürü ile birlikte tescil ettirmekle kötüniyetli olduğu, davalının faaliyet gösterdiği sektör itibariyle davacının markasından ve üretim alanından haberdar olmamasının somut olaya göre mümkün bulunmadığı, davalıya ait her iki markanın tescil başvurularının da bu başvuruların yapıldığı
sırada kötüniyetli olduğu, davalı adına tescilli her iki markanın tüm sınıflar bakımından hükümsüzlüğüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, davalının ticaret sicilinde kayıtlı ticaret unvanındaki ... ibaresinin sicilden terkinine, sair taleplerin reddine dair ve karşı davanın reddine dair kararlar kesinleşmiş olduğundan yeniden karar tesisine yer olmadığına, birleşen davanın kısmen kabulü ile birleşen davada davalı adına tescilli 2000/17854 sayılı ...+şekil ibareli ve 2000/05091 sayılı ... ibareli markaların ayrı ayrı hükümsüzlüklerine ve TPE sicilinden terkinlerine, birleşen davadaki sair tüm taleplerin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davalı-karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı-karşı davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı-karşı davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 33,60 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 13/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.