19. Hukuk Dairesi 2014/11940 E. , 2015/5126 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ...Ş. vek.Av. ... ile davalı vek.Av. ... gelmiş, dava ihbar olunan taraftan kimse gelmemiş olduğundan, onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkili banka bünyesinde devren birleştirilen ...."nin dava dışı şirkete, davalının müşterek borçlu, müteselsil kefaletiyle imzalanan genel kredi sözleşmelerine istinaden kredi kullandırdığını, döviz kredileriyle ilgili olarak ihracat taahhüdünün yerine getirilmemesinden dolayı uygulanan müeyyide tutarının firma adına banka tarafından vergi dairesine ödendiğini, keşide edilen ihtarnamelerden sonuç alınamayınca alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, % 40"tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, zamanaşımı itirazı olduğunu ve müvekkilinin dava konusu krediyi kullanan dava dışı firmadaki hisselerini ...."ya devri kapsamında borçtan sorumluluğu bulunmadığını bildirerek, davanın ...."ya ihbarını ve reddini istemiştir.
Dava ihbar olunan ...., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma, bilirkişi raporu, toplanan delillere göre, B.K. 73 ve HUMK"nun 10. maddeleri uyarınca davalının icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının ve fon alacaklarının 5411 sayılı Kanun"un 141. maddesi gereğince 20 yıllık zamanaşıma tabi olup, alacağın muaccel olduğu tarih ile takip tarihi arasında bu süre geçmemiş olduğundan zamanaşımı itirazının reddine, davalı-kefilin asıl borçlu şirketin ortaklığından ayrılmasının sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı gibi davacının kefaleti ibra ettiğini içeren bir belge de sunulmadığı, davacı alacağının davalı-kefilin kefalet limiti içinde kaldığı, bu suretle davalının bilirkişice hesap edilen borçtan sorumlu olduğu gerekçeleriyle, davalının icra takibine itirazının kısmen iptali ile, takibin, tahsilde tekerrür etmemek üzere 32.522,84 TL üzerinden, asıl alacak tutarı olan 9.287,34 TL"ye takip tarihinden 01.07.2012"ye kadar yıllık % 93,5 oranında, 01.07.2012"den itibaren avans faizinin iki katı oranında temerrüt faizi ve faize % 5 gider vergisi uygulanarak ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, hükmolunan tutarın % 40"ı oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı ile davalı vekillerince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir olunan 1.100,00"er TL duruşma vekalet ücretinin bir diğerinden alınarak bir diğerine verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.