12. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/22938 Karar No: 2011/2886
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2010/22938 Esas 2011/2886 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2010/22938 E. , 2011/2886 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Biga İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07/10/2009 NUMARASI : 2009/99-2009/109
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçilmiştir. Borçlu, icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, senedin tanzim edildiği anda bono vasfına sahip olmadığını, 12.1.2001 tarihinde tanzim edilen senedin sonradan gerçeğe aykırı olarak doldurulduğunu, hatta vade tarihinin 6.8.2008 tarihi, alacak miktarının da YTL cinsinden yazıldığını, bunun da senedin sonradan doldurulduğunun göstergesi olduğunu, senedin tanzim edildiği anda davalı alacaklı görünen şahsın kayınpederi H. K."a teminat senedi olarak verildiğini ve şahıslara hiçbir borcunun da kalmadığını, senedin kambiyo vasfında olmadığından takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. İ.İ.K."nun 168/3. maddesine göre takibin dayanağı olan senedin kambiyo senedi vasfını taşımaması nedeniyle takibin iptali istemine yönelik şikayet ve İİK’nun 168/5. maddesine göre de borca itiraz dilekçesinin ödeme emri tebliğ tarihine göre 5 gün içinde mahkemeye ibraz edilmesi gerekmektedir. Diğer yandan 6.2.1984 tarih ve 7/3 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre harca tabi davalarda dava, harcın yatırıldığı tarihte açılmış sayılır. Somut olayda, borçluya gönderilen örnek 10 numaralı ödeme emri, adı geçene 04.06.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlunun icra mahkemesine başvuru dilekçesinde her ne kadar hakim havale tarihi 09.06.2009 ise de, harcın yatırıldığı 10.06.2009 tarihine göre borçlunun icra mahkemesine başvurusu yukarıda açıklanan madde hükümlerine göre yasal süresinde değildir. Borçlu tarafından, anılan tebligatın usulsüzlüğü yönünde bir beyanda da bulunulmadığına göre, mahkemece, istemin süre aşımı nedeni ile reddi yerine işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değil ise de, sonuçta istemin reddine karar verildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 15,60 TL onama harcının mahsubuna, bakiye 2,80 TL harcın temyiz edenden alınmasına, 08.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.