Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2015/861 Esas 2018/9224 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/861
Karar No: 2018/9224

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2015/861 Esas 2018/9224 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, evinde bulunan uyuşturucu madde nedeniyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan yargılanmıştır. Ancak, suç konusu esrarın satılacağına veya başkalarına verileceğine dair yeterli ve kesin delil bulunmamaktadır. Sanığın daha önce benzer bir suçtan dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamıştır. Yargılama süreci kanuna uygun olarak yapılmış, deliller önemli ölçüde tartışılmış ve eylemin gerçekleştirildiği saptanmıştır. Bu nedenle, temyiz itirazları reddedilerek hüküm onanmıştır.
6545 sayılı kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK’nin 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanması için belirli şartlar gereklidir. Bu şartların bulunmaması nedeniyle, sanığa ilk olarak tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmıştır. Ancak, yükümlülüklerini ihlal etmesi nedeniyle yargılamaya devam edilmiş ve hüküm verilmiştir. Bu süreç, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olarak yapılmıştır.
10. Ceza Dairesi         2015/861 E.  ,  2018/9224 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet

    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
    Dosyadaki bilgi, belgelere ve ele geçirilen uyuşturucu maddenin miktarına göre; sanığın savunmasının aksine aralarında husumet olduğu anlaşılan kovuşturma aşamasında beyanından dönen annesinin soruşturma beyanı dışında, sanığın evinde bulunan suç konusu esrarı satacağına veya başkalarına vereceğine dair kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
    Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandıktan sonra, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede;
    Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 12/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.