Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/18764 Esas 2018/14512 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/18764
Karar No: 2018/14512
Karar Tarihi: 14.11.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/18764 Esas 2018/14512 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu davada davacılar, mirasbırakanın davalıya bedelsiz ve muvazaalı olarak 200 ada 39 parsel sayılı taşınmazı devrettiğini ve bu nedenle tapu kaydının iptal edilerek mirasbırakan adına tescil edilmesini talep etmişlerdir. Davalı ise taşınmazı bedel karşılığında devraldığını ve mirasbırakanın ihtiyaçlarıyla ilgilenerek bakımını yaptığını savunmuştur. Yerel mahkeme, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davacıların talebini kabul etmiş, ancak Daire bu kararı bozmuştur. Daire, davacıların dava dışı kalan ortakları dahil etmeden karar verilmesinin hatalı olduğunu belirtmiş ve davanın tereke temsilcisi aracılığıyla sürdürülmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bu nedenle, davalının temyiz itirazları kabul edilmiş ve hüküm bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 28. Maddesi ve 640. Maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. Maddesi; 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. Maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2015/18764 E.  ,  2018/14512 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALi VE TESCİL


    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi Hande Bozuklu"nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı terekeye iade talepli tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’ın maliki olduğu 200 ada 39 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla bedelsiz ve muvazaalı olarak davalıya devrettiğini ileri sürerek taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile mirasbırakan adına tesciline karar verilmesini istemişler, aşamada dava dışı mirasçılar .... ve ... davaya dahil olmuş, davacılardan ...’ın ölmesi ile mirasçıları davaya dahil edilmişlerdir.
    Davalı, dava konusu taşınmazı bedel karşılığında devraldığını, mirasbırakanın ölünceye kadar tüm ihtiyaçları ile ilgilendiğini, bakımını yaptığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne dair verilen karar Dairece ‘’...Somut olayda, miras bırakanın üç çocuğu ve bir torunu davada yer almamıştır. Hal böyle olunca, davaya katılmayan ortakların olurunun alınması yada miras şirketine M.K.nun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığı ile davanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru olmadığı gibi ölümle hukuki şahsiyetin son bulacağını öngören Türk Medeni Kanununun 28.maddesi hükmünün gözardı edilerek ölü muris adına tescil kararı verilmiş olması da isabetsizdir.’’ gerekçesi ile bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hemen belirtilmelidir ki, mahkemenin bozma kararına uymasıyla davanın artık bozmada gösterilen yön, kapsam ve sınırlar çerçevesinde sonuçlandırılacağı; başka bir ifadeyle, bozmaya uyulmakla taraflar yararına usulî kazanılmış hak oluşacağı ve mahkemenin uyulan bozma kararının gereklerini yerine getirmekle yükümlü hale geleceği tartışmasızdır.
    Ne var ki, ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2013/54 Esas, 2013/317 Karar sayılı ilamı ile tereke temsilcisi olarak davacılardan ... atanmış ve aşamada 04.07.2013 tarihinde ölmüş olup davaya katılmayan ortaklar bulunduğu gözetildiğinde yeni bir tereke temsilcisi aracılığıyla davanın sürdürülmesi gerektiği açıktır.
    Hal böyle olunca, miras şirketine Türk Medeni Kanununun 640. maddesi uyarınca atanacak temsilci aracılığıyla davanın sürdürülmesi gerekirken, davanın görülebilirlik koşulu göz ardı edilerek yazılı olduğu üzere davanın esası hakkında hüküm kurulması doğru değildir.
    Davalının değinilen yön itibariyle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların inclenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.11.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.