23. Hukuk Dairesi 2014/4425 E. , 2015/1127 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin feshi davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı yüklenici arasında imzalanan 12.09.1997 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca inşaatın 27 ay içerisinde anahtar teslim şekliyle tesliminin kararlaştırılmış olmasına rağmen halen teslim edilmediğini ileri sürerek, anılan sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine Yargıtay 15. Hukuk Dairesi"nin 25.01.2012 tarih ve 2011/5400 E., 2012/294 K. sayılı ilamıyla, hükmüne uyulan bozma ilâmında, konusunda uzman üç kişilik bilirkişi kuruluyla mahallinde keşif yapılarak dava konusu arsada yapılan tüm inşaatlar incelenmek suretiyle sözleşme ve eklerine, tasdikli proje ve imara uygun olup olmadıkları ve seviyesi saptanıp sonucuna uygun karar verilmesi gereğine değinildiği, bozma ilâmına uyulmakla ilâm gereği yerine getirilmesi gerektiği (İBK. 09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı), oysa mahkemece alınan bilirkişi raporunda, inşaatların belediyece onaylı mimari uygulama projesine göre yapılmadığının tespitiyle yetinildiği, İmar Yasası"na uygun olup olmadığı veya mevcut haliyle ruhsat alınıp alınamayacağı incelenmediği gibi tüm inşaatın seviyesinin de saptanmadığı, mahkemece bu husus incelettirilmeden hükme varılmasının doğru olmadığı, yapılması gereken işin, bozma ilâmı gereğince bilirkişilere inşaatların tamamını inceletmek, İmar Yasası"na uygun olup olmadığı ve getirilen seviyesi saptanarak sonucuna uygun hüküm kurmaktan ibaret olduğu belirtilerek bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; hali hazırda 3 adet blok / 6 adet ikiz tarzda yapıya ait imalatların bulunduğu, 1 adet blok/2 adet bağımsız bölüm ile ilgili bir imalatın görülmediği, imalat ve uygulama projelerinde farklılığın bulunduğu, çatı eğiminin imar durumundan farklı olarak yapıldığı ve imar durumuna aykırı olduğu ve bu aykırılığın 2 adet bloktaki çatı katlarında bulunduğu, proje tadilatı neticesinde (16.03.2001 tarihli onaylı proje ile 3 blok 6 bağımsız bölüm, 13.09.2006 tarihli onaylı proje ile 2 adet bağımsız bölüm/1 blok olarak eklenmiştir) 1 blok/ 2 bağımsız bölüm de dahil edilerek 4 blok/ 8 bağımsız bölüm için ve kabullenebilir imalatlar dikkate alınarak tamamlanma oranının %45,5 olduğunun tespit edildiği, inşaatın ulaştığı seviye oranı, imara aykırılık ve imalatların projeye uygun yapılmadığı, yine imalatlar daha önceden aldırılan bilirkişi raporlarında da yer aldığı üzere kalite ve işçilik bakımından kabul edilebilir nitelikte olmadığından davacı taraf açısından haklı fesih koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile taraflar arasındaki sözleşmenin geriye etkili olarak feshine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.