Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2007/8-146 Karar No: 2007/83
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/8-146 Esas 2007/83 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kayseri 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin \"meni müdahale\" davasında verdiği hüküm, Hazine ve Maliye vekili tarafından Yargıtay 8. Hukuk Dairesi'ne taşındı. Daire, 26 Aralık 1978 tarihli ve 1977/367-1978/639 sayılı kararı bozdu ve dosyayı geri çevirdi. Yapılan yeniden yargılama sonunda mahkeme, önceki kararda direnince Hazine ve Maliye vekili tekrar temyiz başvurusu yaptı. Hukuk Genel Kurulu, mahkeme kararında hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kararda, HUMK'nun 381, 388 ve 389. maddelerine atıfta bulunuldu. HUMK'nun söz konusu maddeleri, kararın açık ve anlaşılır biçimde yazılmasını ve hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçilerek okunmasını gerektirir. Bu prensiplere uygun olmayan bir karar, yeni tereddüt ve ihtilaflara yol açabilir ve kamu
Hukuk Genel Kurulu 2007/8-146 E., 2007/83 K.
Hukuk Genel Kurulu 2007/8-146 E., 2007/83 K.
KARARDA ARANAN VASIFLAR
TAHKİKATIN HİTAMI VE MUHAKEME
1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 381 ]
1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 388 ]
1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 389 ]
1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "meni müdahale" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kayseri 1.Asliye Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 26.12.1978 gün ve 1977/367-1978/639 sayılı kararın incelenmesi davalı Maliye Hazine vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8.Hukuk Dairesi"nin 15.5.1979 gün ve 3358-5457 sayılı ilamıyla bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN : Davalı Maliye Hazinesi vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388.maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Aynı kural HUMK.nun 389.maddesinde de tekrarlanmıştır. Keza HUMK.nun 381.maddesi (kararın tefhimi en az 388.maddede belirtilen hüküm sonucunun duruşma tutanağına geçilerek okunması suretiyle olur). Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki,dava içinden davalar doğar,Hükmün hedefine ulaşılmasını engeller, Kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz. Ayrıca bozma kararı ile ilk hüküm hayatiyetini yitirdiğinden ona atıf suretiyle hüküm tesisinin yukarıda açıklanan kurallara uygun düşmeyeceği de aşikardır.
Öte yandan Yargıtay"ın yerleşmiş görüşü de bu yöndedir (Hukuk Genel Kurulu"nun 19.6.1991 gün 323/391 sayılı ve 10.9.1991 gün 281-415 sayılı ve 25.9.1991 gün 355-440 sayılı kararları).
Ceza Genel Kurulu"nca da C.M.U.K.nun benzer hükümleri taşıyan 261 ve 268 maddelerinin uygulanmasında bozulan kararın geçerliliğini ve yerine getirilme yeteneğini yitirdiğinden "önceki hükümde direnilmesine" denilmekle yetinilerek ve atıf suretiyle hüküm kurulamayacağı kabul edilmiştir (Ceza Genel Kurulu"nun 2.2.1976 gün 22-25 sayılı kararı).
Somut olayda da aslolan kısa kararda, hüküm fıkrası oluşturulmamış; yalnızca "önceki kararda direnilmesine" denilmekle yetinilmiştir.
O itibarla mahkemece HUMK.nun 388.maddesinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir. Direnme kararı bu nedenle bozulmalıdır.
S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 28.2.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.