1. Hukuk Dairesi 2016/1578 E. , 2018/15230 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL, BEDEL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin tahsili davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları ... adına kayıtlı 69 ve 117 parsel sayılı taşınmazları, 2012 yılında davalılardan ... ve eşi ...’in muristen hile ile vekaletname alarak diğer davalı ..."a devrettiklerini, vekaletnamenin düzenlendiği tarihte mirasbırakanın 83 yaşında olduğunu ve akli dengesinin yerinde olmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile muris adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmazın toplam bedelinin, (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) şimdilik 10.000,00 TL’nin, davalılardan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılar ... ve ..., davalı ...’in murisin mirasçılarından olmadığı gibi, ayrıca tapuyu vekaletle devreden veya alan taraf da olmadığını, bu nedenle ...’in davada taraf ehliyetinin bulunmadığını, davalı ...’in ise, babasının vermiş olduğu vekaletname ile dava konusu taşınmazları ..."a sattığını satış bedelini de tahsil ederek babasına verdiğini, muris babasının akli dengesinin yerinde olduğunu, diğer davalı ..., dava konusu taşınmazların devredildiği tarihte mirasbırakanın akli melekelerinin yerinde olduğunu, söz konusu taşınmazları 58.000 TL bedel karşılığında satın aldığını, bu bedelin 50.000 TL’sini satışın yapıldığı tarihte vekil...’in hesabına gönderdiğini, 8000 TL için ise senet verildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, vekaletnamenin verildiği tarihte murisin hukuki ehliyetinin yerinde olduğu ve satışın murisin iradesine uygun olarak yapıldığı, muvazaa olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden; davacıların, murisin hukuki ehliyete haiz olmadığı bir dönemde hile ile alınan vekaletname kullanılarak murise ait taşınmazın vekil tarafından davalı ...’a satıldığını ileri sürdükleri, vekaletnamenin hile ile alınıp kullanıldığı iddiasının vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiasında kapsadığı, bu durumda davanın hukuki dayanağının ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı ..., babasının iradesine uygun işlem yaptığını,satış bedelini murise ödediğini savunmuş, diğer davalı ... dava konusu taşınmazları 58.000 TL’na satın aldığını, bu bedeli vekile ödediğini bildirmiştir.
Çekişme konusu 69 ve 117 parsel sayılı taşınmazların muris ... adına kayıtlı iken,... 6.Noterliğinin 23.11.2010 tarih ve ... yevmiye numaralı vekaletnamesine istinaden, muris adına vekili davalı ... tarafından 31.10.2012 tarihli satış işlemi ile diğer davalı ... adına temlik edildiği kayden sabittir.
Mahkemece yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarına göre , dava konusu taşınmazlardan 69 parselin satış tarihindeki değerinin 2.553 TL,dava tarihindeki değerinin 2760 TL, 117 parselin satış tarihindeki değerinin 48.652.50 TL, dava tarihindeki değerinin 52.500 TL olarak saptandığı, davalılardan ... tarafından 30.10.2012 tarihinde 50.000 TL bedelin davalı ...’in hesabına gönderildiği dosyada yer alan İş Bankası dekontundan anlaşıldığı gibi, 31.10.2012 tarihli senet ile de ... tarafından ...’e 8.000 TL ödeme yapıldığı sabittir.
Öte yandan mahkemece, ehliyetsizlik iddiası bakımından adli tıptan vekaletname tarihinde murisin ehliyetli olup olmadığı sorulmuş, ancak akit tarihi itibari ehliyetli olup olmadığı konusunda ise bir rapor alınmamıştır.
Bir başka husus ise, mahkemece taşınmazların satış tarihindeki değerleri olarak, 63 parselin değeri 2553 TL, 117 parselin değeri ise 48.652.50 TL olarak belirlenmiş, ancak davalı ... bu bedelin daha fazlasını vekile ödemiştir. Ne var ki bu bedelin vekil tarafından murise ödendiği kanıtlanmış değildir.
Hal böyle olunca, öncelikle akit tarihi itibari ile murisin ehliyetli olup olmadığının belirlenmesi için ... kurumundan rapor alınması, ehliyetsiz olduğu saptanırsa tapu iptali ve tescil talebinin kabul edilmesi, ehliyetli olduğu saptanırsa vekille alıcının el ve işbirliği içerisinde kayıt malikini zararlandırdıkları iddiasının kanıtlanamadığı, ancak satış bedelinin murise ödenmediği gözetilerek davacıların payı oranında bedelin vekil davalı ...’den tahsiline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
Davacıların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.12.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.