Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2007/21-246 Karar No: 2007/259 Karar Tarihi: 09.05.2007
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/21-246 Esas 2007/259 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı 3. kişinin, haciz tutanağına istinaden yapılan makine haczi sırasında, haciz adresinin kendisine ait işyeri olduğunu ve söz konusu makinelerin kendisine ait olduğunu iddia ederek istihkak davası açtığı bu dava sonucunda verilen kararın, Yargıtay 21. Hukuk Dairesi tarafından bozulduğu ve davanın tekrar görüldüğü belirtilmiştir. Ancak, yeniden yapılan yargılama sonunda önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu, Özel Daire bozma kararına uyulması gerektiğini ve direnme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulması gerektiğine karar vermiştir. Kararda, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabul edildiği ve direnme kararının HUMK'nun 429. Maddesi gereğince bozulduğu belirtilmiştir. Mahkeme kararında geçen kanun maddeleri ise 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 429. Maddesi olarak belirtilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu 2007/21-246 E., 2007/259 K.
Hukuk Genel Kurulu 2007/21-246 E., 2007/259 K.
DİRENME KARARI
İSTİHKAK
1086 S. HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) [ Madde 429 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "istihkak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bursa 2.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 27.9.2005 gün ve 2004/560 E. 2004/266 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 18.4.2006 gün ve 2005/11932 E. 2006/3994 sayılı ilamı ile,
(...Uyuşmazlık İİK"nun 96 ve onu izleyen maddelerine dayalı 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir.
Dava konusu 02.12.2004 tarihli haciz Karlıdağ Caddesi C....... Sokak No: 4 adresinde gerçekleşmiştir. Haciz adresine ilişkin vergi kaydı ve kira sözleşmesi de davacı 3.kişi adınadır. Borçlunun takip dayanağı bono ve takip adresi ise C....... Sokak No: 4/B adresidir. Borçlu kendisine ait makinaların No : 4 adresinde bulunduğunu mal beyanı dilekçesinde bildirmesi üzerine haciz adresine gidilmiştir.
Davacı 3.kişi dava dilekçesinde haciz adresinin müstakilen kendisine ait işyeri olduğunu, bitişiğinde bulunan No : 4/B adresinde ise borçlunun bir dönem faaliyette bulunarak daha sonra bu adresi terk ettiğini ileri sürerek, haciz zaptındaki dava konusu makinaların borçluya ait olduğu yukarıdaki ikrar niteliğindeki beyanın gerçeğe aykırı olarak yazıldığını iddia etmektedir. Tutanak davacı tarafından imzalanmamıştır.
Bu durumda mahkemece yapılacak iş ; haciz tutanağını düzenleyen icra memuru ile hacizde hazır bulunan kişilerin tanık sıfatıyla çağrılarak bu konudaki bilgilerine başvurmak ve davacı ile borçlunun babası olan tanık Recep K…
…… her ikisi arasındaki adi ortaklığın sona erdiği ve ortaklık mallarının paylaşılarak dava konusu makinaların davacıya kaldığını bildirmesine karşın haczin davacı elinde gerçekleşmesi nedeniyle mülkiyet karinesi davacı yararına olduğu da göz onunda tutularak, borçlunun mal beyanı dilekçesinde halen davacıya ait dükkanda malın bulunduğu yolundaki iddiasının dayanağı üzerinde durularak sonucuna göre karar vermekten ibarettir.
O halde, davacı 3.kişinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 09.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.