23. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/10378 Karar No: 2015/2041 Karar Tarihi: 27.03.2015
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/10378 Esas 2015/2041 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2014/10378 E. , 2015/2041 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak (kayıt kabul) davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında iflas öncesi hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, söz konusu hizmet alım sözleşmesi kapsamında çalışan davalı işçilerine işçilik alacakları ile ilgili olarak İş Kanunu"ndaki asıl işveren-alt işveren ilişkisi kapsamında ödemelerde bulunmak zorunda kalındığını, söz konusu işçilik alacaklarının taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davalının sorumluluğunda olduğunu ileri sürerek, 7.226,87 TL"nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsilini talep ve dava etmiştir. Müflis davalı şirket iflas idaresi vekili, davanın iflas kararından sonra açıldığını, davacının öncelikle masaya başvuru yapması gerektiğini, başvurusunun reddedilmesi halinde iflasa karar veren ... Ticaret Mahkemesi"nde dava açması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, İİK"nın 235. maddesi gereğince, kayıt kabul davalarında yetkili ve görevli mahkemenin iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesi olduğu, müflis davalı ile ilgili iflas kararının... Asliye Ticaret Mahkemesince verildiği, bu nedenle yetkili ve görevli mahkemenin ... Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu gerekçesiyle, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Mahkemece kesin yetkiye ilişkin dava şartı noksanlığı sebebiyle..."nın 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunmayan 1086 sayılı HUMK"nın dava şartı öngörmeyen kesin yetkiye ilişkin hükümlerine uygun olarak hüküm fıkrasında "Dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine" ibarelerine yer verilmesi doğru olmamış ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın hüküm fıkrasının 1. bendindeki yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aşağıda yazılı olduğu şekilde HUMK"nın 438/IV. maddesi uyarınca düzeltilmesi suretiyle hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan "Dava dilekçesinin yetkisizlik nedeniyle reddine" ibaresi çıkartılarak, yerine "Kesin yetki kuralına ilişkin dava şartı noksanlığı bulunduğundan..."nın 114/1-ç ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine" ibaresinin yazılmasına ve kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 27.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.