Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3380 Esas 2018/1253 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3380
Karar No: 2018/1253
Karar Tarihi: 04.04.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3380 Esas 2018/1253 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından, TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne dair istinaf başvurusunun esastan reddedildiği belirtiliyor. Ancak temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildiği ifade ediliyor. Kararda suçun sübutuna esas alınan gizli tanıkların dinlenilmelerinden sonra bu delillerin tartışılarak değerlendirilmesi yerine, ifade tutanaklarının okunulmasıyla yetinilmesinin yanı sıra, sanığın Bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgeye dayanılarak eksik araştırma ile karar verildiği belirtiliyor. Kanun maddeleri ise şu şekilde açıklanıyor:
- TCK'nın 314/2 maddesi: \"Silahlı terör örgütlerine üye olan kişi, altıyüz günden üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.\"
- 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi: \"Suç işlemek amacıyla örgüt kurma.\"
- TCK'nın 62. maddesi: \"Hükümlü veya tutuklunun cezasının infazı.\"
- TCK'nın 53. maddesi: \"Ağır ceza mahkemesince verilen hükümlerden temyiz yolu açıktır.\"
- TCK'nın 58/9. maddesi: \"Sanık ve müdafi sicillerinin tutulması.\"
- TCK'nın 63. maddesi: \"
16. Ceza Dairesi         2017/3380 E.  ,  2018/1253 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ceza Dairesi
    Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
    Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63. maddeleri uyarınca mahkumiyet hükmüne dair istinaf başvurusunun esastan reddi

    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
    Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
    Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Suçun sübutuna esas alınan gizli tanıklar "..." ve "... Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre dinlenilmelerinden sonra bu delillerin tartışılarak değerlendirilmesi yerine, 5271 sayılı CMK"nın 211. maddesindeki şartlar oluşmadığı halde Nevşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/5543 sayılı soruşturması kapsamında düzenlenen ifade tutanaklarının okunulmasıyla yetinilmesi,
    2-Hükme esas alınan gizli tanık ...’in Nevşehir Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/5543 sayılı soruşturması kapsamında 15.08.2016 tarihli beyanında adı geçen ... ..., ... ..., ... ... ve ... ... adlı kişiler hakkında suça konu olayla ilgili dava açılıp açılmadığı, açılmış dava varsa dava dosyalarının aslı veya onaylı suretlerinin getirtilip incelenmesi, gerekli görülmesi halinde tanık sıfatıyla dinlenerek sanığın eylemleri hakkında bilgi ve görgülerinin sorulması, kaçak konumda iseler örgütsel bağlantılarının kolluk vasıtasıyla araştırılmaması,
    3- Yargıtay Ceza Genel Kurulu tarafından onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih ve 2015/3 Esas, 2017/3 Karar sayılı kararında açıklandığı üzere, Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle; örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının, her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde, kişinin örgütle bağlantısını gösteren delil olduğunun kabul edildiği dikkate alınarak, somut dosyada sanığın Bylock kullanıcısı olup olmadığının suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; istinaf aşamasından sonra dosyaya gönderildiği anlaşılan Bylock tespit ve değerlendirme tutanağı, anılan tutanak içeriği ile HIS (CGNAT) kayıtları karşılaştırılarak, CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorularak, tüm dosya kapsamının bir bütün halinde değerlendirilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken sanığın Bylock kullanıcısı olduğuna dair yetersiz belgeye dayanılması, suretiyle eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, bozma gerekçesi nazara alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin reddiyle sanığın tutukluluk halinin devamına, 04.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.