12. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/4252 Karar No: 2006/7317
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2006/4252 Esas 2006/7317 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2006/4252 E. , 2006/7317 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 1. İcra Mahkemesi TARİHİ : 18/10/2005 NUMARASI : 2005/731/1241
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının reddini mutazammın 16.12.2005 tarih, 25368/25329 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı vekilinin takip konusu yaptığı alacak miktarının 3409.64YTL. olduğu görülmektedir. İİK.nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1.maddesinin son cümlesinde kesinlik sınırının aynı kanunun ek madde 1/2 fıkrası uyarınca 01.01.2005 tarihinden itibaren arttırılan miktarı dikkate alındığında uyuşmazlık konusu değerir 2.850.YTL."yi geçtiği anlaşıldığından borçlu vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. Bu nedenlerle İcra Mahkemesi kararının temyizi kabil olmadığına değinen Dairemizin 16.12.2005 tarih ve 2005/25368 E. - 2005/25329 K. sayılı ve temyiz dilekçesinin reddine yönelik kararının oy birliğiyle kaldırılmasına karar verildi. İstanbul 1.İcra Mahkemesinin 04.10.2005 tarih ve 2005/731 E. ve 2005/1241 K. sayılı kararının temyiz incelemesine geçildi.
Gereği Düşünüldü:
İcra takibinin dayanağı olan ilamın hüküm fıkrasının incelenmesinde; yargılama gideri ve avukatlık ücreti dışındaki kısımların eda hükmünü içermediği anlaşılmıştır. Dayanak ilam “tesbit” niteliğindedir. Olayda 4857 Sayılı Yasanın 21.maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi yargılamayı gerektirmekte olup, ilamlı takip yapılamaz. Hukuk Genel Kurulunun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 E. – 1997/776 K. sayılı kararında da vurgulandığı üzere (ilamların infaz edilecek kısmın hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. O nedenle sınırlı yetkili icra mahkemesince ilamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez.) Bu durumda itirazın kabulüne ve takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.