1. Hukuk Dairesi 2017/183 E. , 2017/1360 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 21.03.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakan babası ...’in maliki olduğu 134 ada 18 parsel sayılı taşınmazını mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla gelini olan davalı ...’e satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, temlikin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile murisin mirasçıları adına tescilini istemiştir.
Davalı, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, kira gelirlerinin bulunması yanında eşinin de memur olduğunu, alım gücünün bulunduğu bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki evin davalının babası ... tarafından inşa edildiği ve muris ... tarafından bir hakkın teslimi için davalıya devredildiği gerekçesiyle 17/03/2016 tarihli fen bilirkişi raporunda " A " harfi ile gösterilen evin ifrazen davalı adına, geriye kalan taşınmazın 1/2 payının davacı, 1/2 payının da davalı adına tesciline karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 1931 doğumlu olan murisin dava konusu 134 ada 18 parsel sayılı taşınmazı 11.05.2015 tarihinde satış suretiyle davalıya temlik ettiği, davalının babası ile murisin kardeş oldukları ve aynı zamanda davalının murisin gelini olduğu hususları ile dosya kapsamındaki deliller ile bir bütün halinde değerlendirildiğinde yapılan temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu tespit edilmiştir. Davalı vekilinin esasa yönelik temyiz itirazları yerinde değildir, Reddine.
Öte yandan, mahkemece dava konusu 18 parsel sayılı taşınmazın 146,30 m²"lik kısmının taşınmazdan ifraz edilerek ayrı bir parsel numarası altında davalı adına tesciline karar verildiği, anılan hükme karşı davacı tarafından temyize gelinmediği anlaşılmıştır.
Ne var ki, hakimin doğru sicil oluşturma yükümlülüğü gözetildiğinde taşınmazların yasalara uygun olarak geometrik yapılarına uygun bir şekilde oluşturulması gerekliliği açıktır. Kamu düzeniyle ilgili doğru sicil oluşturma ilkesinin gözardı edilmesi doğru değildir.
Hâl böyle olunca, bilirkişi raporuna göre taşınmazın mevcut haliyle ifrazının mümkün olup olmadığı hususunda taşınmazın bulunduğu yer de gözetilerek, ilgili birimden görüş alınması, gelecek cevaba göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.03.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.