22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/32078 Karar No: 2020/842 Karar Tarihi: 21.01.2020
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/32078 Esas 2020/842 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/32078 E. , 2020/842 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde şantiye şefi olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının brüt ücretinin 1.388.00 TL olduğunu, iddia ettiği ücretin gerçeği yansıtmadığını, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Taraflar arasında uyuşmazlık, işçinin kullandırılmayan izin sürelerine ait alacağı bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.4857 sayılı Kanun"un 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır. Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili tarafından davadan önce Noterlik kanalıyla davalıya gönderilen 14.07.2014 tarihli ihtarnamede davacının 7 günlük ücret alacağı ve 13 günlük yıllık izin alacağının bulunduğunu beyanla tebliğden itibaren 7 gün içerisinde ödenmesini talep etmiştir. İhtarnameden sonra yıllık izin ücreti olarak 494,80 TL fesih sonrasında ödenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının davalı işverence kullandırıldığı ispatlanamayan 117 günlük yıllık izin hakkı olduğu gerekçesiyle hesaplama yapılarak hüküm kurulmuştur. Davacı kendi beyanıyla bağlı olup yıllık izin hakkından 13 gün kaldığını beyan ettiğinden hesaplama buna göre yapılmalıdır. 3- Davacıya yaptığı fazla çalışmaya karşılık ücretlerin ödenip ödenmediği de bir diğer sorundur.Davacı dava dilekçesinde müvekkilinin haftanın 7 günü sabah 8 den akşam 8’e kadar çalıştığı halde fazla çalışma ve hafta sonu çalışmaları karşılığı ödenen ücretlerin gerçek miktarı karşılamadığını beyanla bakiye fazla mesai ve hafta tatili ücreti alacağı talep etmiştir. Dava dilekçesi ekinde davalı şirketçe imzalı kayıt dışı hesaplamaları içerir ayrıntılı bordrolar sunmuştur. Bu bordrolarda davacıya her ay farklı miktarlarda fazla mesai ücreti tahakkuk ettirildiği tespit edilmiştir. Ancak sunulan bordroların tüm çalışma süresini kapsamadığı görülmüştür. Bordroda ödendiği anlaşılan ve davacı tarafından kabul edilen ödemeler mahsup edilerek hüküm kurulması gerekirken yaz aylarında haftada 7 gün çalışıldığı ve haftalık 14 saat fazla mesai yapıldığı ve karşılığının ödenmediği gerekçesiyle hesaplama yapılması da isabetsiz olmuştur.Bu hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgiliye iadesine, 21.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.