Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1457 Esas 2018/2177 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/1457
Karar No: 2018/2177
Karar Tarihi: 02.07.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1457 Esas 2018/2177 Karar Sayılı İlamı

Özet:

16. Ceza Dairesi tarafından verilen karar, silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla sanık hakkında TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararı verilmiştir. Temyiz başvurusu reddedilen kararda, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği ve mahkumiyet kararının kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı belirtilmektedir. CMK'nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davası esastan reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK 314/2 (Silahlı terör örgütüne üye olmak), 62 (Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs), 53 (Eyleme bağlı cezaların alt ve üst sınırı), 58/9 (Suç işlemeye tahrik), 63 (Suç işlemeye azmettirme), 3713 (Terörle Mücadele Kanunu) ve 5/1. (Terör örgütüne üye olma suçu).

16. Ceza Dairesi 2018/1457 E. , 2018/2177 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin Kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımın kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 02.07.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.