Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/27642 Esas 2012/13047 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/27642
Karar No: 2012/13047

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/27642 Esas 2012/13047 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2011/27642 E.  ,  2012/13047 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 11. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 26/04/2011
    NUMARASI : 2011/364-2011/567

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    1- Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının (REDDİNE),
    2- Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Bozmadan sonra tesis edilen 18.10.2010 tarihli ilamda, birleşen dosyanın davacısı yararına Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 25.267,20 TL vekalet ücretine ve 165,89 TL yargılama giderine hükmedildiği, bilirkişiden alınan 05.04.2011 tarihli raporda vekalet ücretine işlemiş faizin hesaplanmasında karar tarihi olan 18.10.2010 yerine 20.07.2007 tarihinin esas alındığı, yine yargılama giderinde de takip tarihinden itibaren yasal faiz hesaplandığı görülmüştür.
    İlamda faizin başlangıcı konusunda bir hüküm bulunmaması halinde karar tarihinden itibaren faiz istenebilir (H.G.K 04.07.2001 tarih ve 2001/2-565; H.G.K. 05.04.2000 tarih ve 2000/12¬739 Esas 2000/746 Karar). Somut olayda dayanak ilamda vekalet ücreti ve yargılama gideri konusunda bir tarih belirlenmediği için ancak karar tarihinden itibaren faiz talep edilebilir. O halde mahkemece, yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda yargılama gideri işlemiş faizi ile vekalet ücreti işlemiş faizi yönünden bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken hatalı olarak hesaplanan bilirkişi raporu esas alınarak hüküm tesisi isabetsizdir.
    Öte yandan mahkemece, işin niteliği nazara alınarak, duruşma açılıp tarafların iddia ve savunmaları tespit edilmeden ve gösterecekleri deliller toplanmadan, evrak üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle sonuca gidilmesi de doğru bulunmamıştır.
    SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.