Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/3589 Esas 2018/6343 Karar Sayılı İlamı

10. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3589
Karar No: 2018/6343
Karar Tarihi: 24.09.2018

Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/3589 Esas 2018/6343 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması nedeniyle uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûm edildi. Ancak, TCK'nin 191. maddesinin 5. fıkrasına göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymayan sanık hakkında davaya devam edilerek hüküm verileceği öngörüldüğünden, duruşma için sanığa gönderilen davetiyenin usulüne uygun olmadığı ve sanık dinlenmeden mahkumiyet hükmü kurulduğu gerekçesiyle karar bozuldu.
TCK'nin 191. maddesi tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri hükümlerini düzenlemektedir. Maddeye göre, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan kişi, tedavi programının gerektirdiği hususları yerine getirmediği takdirde duruşmaya devam edilerek hüküm verilebilecektir.

10. Ceza Dairesi 2017/3589 E. , 2018/6343 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : KAHRAMANMARAŞ 2. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine
kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan
mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipinin doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uymayan sanık hakkında davaya devam edilerek hüküm verileceği öngörüldüğünden; 26/11/2010 günlü duruşma için sanığa gönderilen davetiyeye Cumhuriyet Başsavcılığının ihbar yazısı eklenmiş ise de gelmediği takdirde “yokluğunda duruşmaya devam edilip cezaya hükmolunabileceği” hususununda bir ihtar yazılmadığı, zorla getirilmek suretiyle de tedbire uymamakla ilgili beyanlarının alınmadığı, dolayısıyla tebliğ edilen davetiyenin usulüne uygun olmadığı anlaşıldığından;
Duruşma günü için sanığa gönderilen davetiyenin “tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığının iddia edilmesi nedeniyle, duruşmaya gelip bu konuda beyanda bulunması veya diyeceklerini duruşma gününe kadar yazılı olarak bildirmesi gerektiği, mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği ve diyeceklerini yazılı olarak bildirmediği takdirde tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uymadığı kabul edilerek hakkında cezaya hükmolunabileceği” uyarısı ile birlikte duruşma tarihi ve saati yazılarak sanığa tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden, belirtilen nitelikte uyarıyı içeren davetiye tebliğ edilmeden ya da sanık dinlenmeden mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 24.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.