12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/1547 Karar No: 2012/19493
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/1547 Esas 2012/19493 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/1547 E. , 2012/19493 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep 1. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/12/2011 NUMARASI : 2011/865-2011/902
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Hukuk Genel Kurulu"nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 esas - 1991/776 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir. Aynı kural HUMK.nun 389. maddesinde de tekrarlanmıştır. Aynı nitelikteki düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesinde de yer almış ve "...Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir...." düzenlemesine yer verilmiştir. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır. Hatta giderek denebilir ki, dava içinden davalar doğar, hükmün hedefine ulaşılmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2011/6-18 esas-2011/30 karar sayılı, Hukuk Genel Kurulu"nun 19.6.1991 gün 323/391 sayılı; 10.9.1991 gün 281-415 sayılı; 25.9.1991 gün 355-440 sayılı; 05.12.2007 gün ve 2007/3-981/936 sayılı; 23.01.2008 gün ve 2008/14-29/4 sayılı kararları). Temyize konu mahkeme kararında; hüküm fıkrası oluşturulmamış, yalnızca "şikayetin kabulüne" denilmekle yetinilmiştir. O halde mahkemece (HUMK.nun 388.) HMK.nun 297/2. maddesinin açık hükmü gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre diğer hususların incelenmesine yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06/06/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.