11. Hukuk Dairesi 2016/9014 E. , 2018/2029 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 05/05/2016 tarih ve 2015/332-2016/208 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı temsilcisi, mahkemenin 2001/518 Esas sayılı dosyasının yargılamasında usul ekonomisi ilkesine ve makul sürede yargılama ilkesine uyulmadığı için adil yargılanma bağlamında mağduriyetlerinin doğduğunu, kararı temyiz ettiklerini ve kararın onandığını, bunun üzerine karar düzeltme talebinde bulunduklarını ve talebin reddedildiğini, daha sonra adil yargılanma hakkının ihlali gerekçesiyle Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurduklarını, başvurunun Türkiye"de kurulan Avrupa İnsan Hakları Tazminat Komisyonun gerekçe gösterilerek iade edildiğini, Avrupa İnsan Hakları Tazminat Komisyona başvurduklarını ve taraflarına 4.200 TL manevi tazminat ödenmesine karar verildiğini, bunun üzerine Bölge İdare Mahkemesine itirazda bulunduklarını, itirazın reddedilerek komisyon kararının onandığını, İnsan Hakları Tazminat Komisyonunun ihlal kararları, AHİM yollamasıyla yapılan ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine göre verilmiş kararlar olması dolayısıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 445. maddesinin 1.fıkrasının 11.bendine uyan iade-i muhakeme nedeni olduğunu, bilirkişi raporları sonucunda tespit edilen talepleriyle kısmı alacak talebi bağlamında taraflarına ödenen meblağ arasında uçurum olduğunu belirterek, ayrıca yenilenmesi talep edilen dava devam ederken Bagfaş Şirketinin vekilinin geçerli olmadığını da belirterek iade-i muhakemenin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının teminat göstermesi gerektiğini, davacının işbu davayı açmadan önce mahkememizin 2014/389 E. sayılı dosyasında yargılamanın iadesi talebinde bulunduğunu, talebin reddedilerek ve Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmiş olduğunu, iki dosyanın da tarafları, konusu, hukuki sebebi aynı olduğunu, kesin hüküm mevcut olduğundan davanın reddi gerektiğini, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, yargılamanın makul sürede tamamlanmamasının yargılamanın iadesi sebebi olmadığını, ihlalin tazminatla giderildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, Avrupa İnsan Hakları Tazminat Komisyonu tarafından verilen ihlal kararın yargılamanın esasına ilişkin olmayıp sadece yargılamanın makul sürede bitirilmemesi nedeniyle hak ihlali olduğu, davacının diğer hak ihlali nedenine dayalı talepleri hakkında AHİM’in erteleme kararı vermiş olması nedeniyle komisyonu karar verilmesine yer olmadığına karar verdiği ve davalının yenilenmesi istenen dava dosyasındaki vekaletin geçerli olduğu, geçersiz olsa bile davacının buna dayanarak yargılamanın yenilenmesini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 6,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, .../03/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.