10. Ceza Dairesi Esas No: 2017/1672 Karar No: 2019/9362 Karar Tarihi: 30.12.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2017/1672 Esas 2019/9362 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İstanbul Anadolu 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararda, sanığın evinde ele geçirilen esrarın kişisel kullanım sınırında olduğu ve satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna dair delil olmadığı belirtilmiştir. Bunun üzerine, sanığın suçu \"kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma\" olarak değerlendirilmiş ve 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanun'un 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesine göre ceza takdir edilmiştir. Eğer sanık daha önce aynı suçtan dolayı verilmiş tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında suçu işlemişse, dava düşmüştür. Ancak böyle bir durum yoksa, sanık hakkında doğrudan \"hükmün açıklanmasının geri bırakılması\" kararı verilmiştir. Kanun maddelerine göre suç tarihi itibariyle ceza takdir edilirken 5560 sayılı Yasa ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi dikkate alınmıştır.
10. Ceza Dairesi 2017/1672 E. , 2019/9362 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL ANADOLU 8. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kesinleşen sanık ...’ın soyut beyanları dışında evinde ele geçirilen kişisel kullanım sınırında olan esrarı, sanığın savunmasının aksine, satma veya başkasına verme gibi kullanma dışında bir amaç için bulundurduğuna ilişkin delil olmadığı; sabit olan fiilinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturdu dikkate alınarak, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesi sanık lehine hükümler içermekte olup, öncelikle; 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrası ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanunun geçici 7. maddesinin olaya tatbik kabiliyeti bulunup bulunmadığının tesbiti açısından, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan dolayı bu suç tarihinden önce açılmış başka dava olup olmadığının, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediğinin ve önceki dava sonucunun araştırılması, gerektiğinde Denetimli Serbestlik Müdürlüğünden suç tarihinde sanığın infazda olan başka bir tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararının bulunup bulunmadığı sorulup belirlendikten sonra; a) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet kararı verilmiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine”, b) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse veya daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ve önceki suçtan mahkûmiyet dışında bir hüküm verilmiş ise, daha önceki tarihlerde işlediği aynı suçtan dolayı verilmiş olan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararları ile önceki hükümlülükleri dikkate alınmaksızın, bu suç nedeniyle doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değişik TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile eklenen 5320 sayılı Kanun"un geçici 7. maddesinin 2. fıkrası çerçevesinde, suç tarihi itibarıyla, 5560 sayılı Yasa ile değişik TCK"nın 191. maddesine göre ceza takdir edilip “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına”, Karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 30/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.