17. Hukuk Dairesi 2016/14806 E. , 2018/338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
İHBAR OLUNAN : .... Sigorta AŞ
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın, davalının maliki olduğu araçla çarpışması sonucu hasarlandığı belirtip, tespit raporuna göre 6.858,70 TL parça, 2.600,00 TL işçilik, 500,00 TL değer kaybı, 750,00 TL kazanç kaybı olmak üzere toplam 10.708,70 TL zararının olduğunu bildirerek, 10.000,00 TL zararın davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı kusura itiraz ederek davanın reddini savunmuş, daha sonra yargılamaya katılan davalı vekili müvekkiline ait aracın trafik sigortası olduğunu belirtip, davanın... Sigorta A.Ş.’ye ihbar edilmesi gerektiğini bildirmiştir.
Mahkemece, Dairemizin 10/11/2014 tarih ve 2014/19160 esas 2014/15551 karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, 4.500,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece verilen ilk hükmün davalı vekilince temyizi üzerine, Dairenin bozma ilamına uyulmuş ve mahkemece ikinci kez verilen kararda “Davanın kısmen kabulü ile; 4.000,00 TL’nin davalı ...’den alınıp davacı ...’a verilmesine” karar verilmiş olup; ikinci karar da yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edildiğine göre; davacı için ikinci hükümde belirlenen miktar yönünden davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu; bozmadan sonra hüküm altına alınacak bedellerin, ilk hükümdeki miktarları geçemeyeceği açıktır. Oysa mahkemece, davacı için bozma öncesinde 4.000,00 TL tazminata hükmedildiği halde, bozmadan sonra 4.500,00 TL"ye hükmedilmiş olup, davalı tarafın usuli kazanılmış hakkını ihlal eder biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 29/01/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.