Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7669 Esas 2020/861 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7669
Karar No: 2020/861

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7669 Esas 2020/861 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalının banyosundan atılan atıkların pis su giderini tıkayarak kendi dairelerine zarar verdiğini söyleyerek maddi tazminat istemişti. Mahkeme önce davanın reddine karar vermiş, ancak Yargıtay'ın bozma kararı sonrasında davacının kısmen haklı olduğuna karar vererek, davalının 1.020 TL maddi tazminat ödemesine hükmetmiştir. Kararın miktar yönünden temyiz edilemeyeceği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri: 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu geçici 3. madde; 1086 Sayılı HUMK'nın 5219 Sayılı Kanun ile değişik 427. maddesi (ikinci fıkra)
20. Hukuk Dairesi         2017/7669 E.  ,  2020/861 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıya ait 6 bağımsız bölüm numaralı dairenin banyosundan atılan atıkların pis su giderini tıkaması sonucunda, pis suyun davacıya ait dairenin banyosundan taşıp eve ve eşyalara zarar verdiğini, zararın tanzimi için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 3.000,00-TL. maddi tazminatın 18.07.2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece; bozma öncesindeki 15.01.2014 tarihli 2011/206 E.-2014/22 K. sayılı gerekçeli kararda; tanıkların davalı tarafın eylemine ilişkin doğrudan bilgi ve görgüsünün bulunmadığı ve davalı tarafın dayandığı diğer deliller de göz önünde bulundurulduğu gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilince hükmün temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 19.12.2014 tarihli, 2014/10784 E. -2014/ 17951 K. nolu ilamı ile; "Dosyadaki bilgi ve belgelerden; 2002/46 Değişik İş dosyasından hazırlanan inşaat bilirkişisi raporunda; üst kattaki banyodan gelen atıkların pis su giderini tıkaması sonucu yukarıdan gelen pis suyun alt kattaki dairenin banyosundan çıktığı ve evi pis su bastığının tespit edildiği; 2006/100 Değişik İş dosyasındaki inşaat bilirkişisi raporunda ise zararın kaynağının tespit edilemediği bildirildiğine göre uyuşmazlığın çözülebilmesi için öncelikle oluşan zararın nedeninin açıkça tespit edilmesi ve bunun sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, bu nedenle zararın davalıya ait bağımsız bölümün kusurundan kaynaklanması halinde oluşan zararın tamamından, anayapının ortak tesisatından kaynaklandığının tespiti halinde arsa payı oranında davalının sorumlu tutulacağı gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma ile karar verilmesinin doğru görülmediği" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam olunmuş, yargılama neticesinde; davacının davasının kısmen kabulü ile 1.020,00-TL"nin 18/07/2002 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazla ilişkin talebin reddine, itirazın iptali ve davacının kötü niyet tazminatı talebi ile tahliye talebinin kesinleşmiş olması nedeniyle bunlar hakkında yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava; Kat Mülkiyeti Kanunu uyarınca kullanırken verilen rahatsızlıktan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
    1- Davacı tarafın temyiz itirazları yönünden; mahkemece kısmen kabul ve kısmen red kararı verilmiş olmakla, reddolunan ve temyize konu edilen miktar 1.980,00-TL. olup, karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 2.270,00-TL"nin altındadır. 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK.nın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 2.190,00 TL"yi
    geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden davacı tarafın temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davalı tarafın temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece hüküm altına alınan ve davalı tarafça temyize konu edilen miktar 1.020,00-TL. olup, karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı olan 2.270,00-TL"nin altındadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nın 5219 sayılı Kanun ile değişik 427. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca miktar veya değeri 2.270,00-TL"yi geçmeyen kararlar kesin olduğundan miktar yönünden davalı tarafın temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: 1-Yukarıda bir numaralı bentde açıklanan gerekçelerle, davacı tarafın temyiz dilekçesinin MİKTAR YÖNÜNDEN REDDİNE,
    2-İki numaralı bentde açıklanan gerekçelerle davalı tarafın temyiz dilekçesinin MİKTAR YÖNÜNDEN REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 19/02/2020 günü oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.