16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1650 Karar No: 2019/4134 Karar Tarihi: 12.06.2019
Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/1650 Esas 2019/4134 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Ceza Dairesi 2019/1650 E. ve 2019/4134 K. numaralı dosyada silahlı terör örgütüne üye olma suçundan sanığın hapis cezasıyla mahkumiyetine karar verdi. Ancak, sanığın örgütsel faaliyetlerle ilişkilendirilemeyen bir eylemi nedeniyle TCK'nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden TCK'nın 58/6. maddesinin de yazılması kanuna aykırı olduğu belirtildi. Bu nedenle karar BOZULDU ve düzeltildikten sonra onandı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdi edilmesine ve dosyanın İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri: TCK 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK 53/1-2-3, 58/6-9, 63, CMK 299, 302/1, 303/1-c, 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi, 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi.
16. Ceza Dairesi 2019/1650 E. , 2019/4134 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı Terör Örgütüne Üye Olma Hüküm : Sanık hakkında TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 53/1-2-3, 58/6-9, 63 maddeleri gereğince hapis cezası ile mahkumiyetine dair istinaf başvurusunun esastan reddi,
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Sanığın duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE, Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanığın çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesinin örgütsel faaliyet ya da delil kapsamında değerlendirilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında TCK"nın 58/9. maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmeyerek uygulama maddesi olarak TCK"nın 58/6. maddesinin de yazılması, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “maddesi delaletiyle TCK’nın 58/6” ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İzmir 15. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.