Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/7274 Esas 2018/749 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/7274
Karar No: 2018/749
Karar Tarihi: 08.02.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/7274 Esas 2018/749 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/7274 E.  ,  2018/749 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; davalının kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada, müvekkillerinden ..."nin eşi, diğer davacıların ise babaları olan muris ...’nin vefat ettiğini, olayda davalının kusurlu olduğunu, bu nedenle müvekkillerinin büyük üzüntü ve elem duyduklarını belirterek, çekilen acıları bir nebze olsun dindirmek için her bir müvekkili için 100.000,00 TL"den toplam 300.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı, kusura ve tazminat miktarına itiraz ederek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, toplanan delillere göre desteğin eşi için 10.000,00 TL, çocukları için 5.000,00"er TL olmak üzere toplam 20.000,00 manevi tazminatın tahsiline verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile, davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, karar vermek gerekmiştir.Davacılar vekilinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede;
    2-Dava, trafik kazası nedeni ile ölüme dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir.Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K"nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Somut olayda; davalının ehliyetsiz şekilde sollama yasağı olan virajda sollama yapmak istediği sırada murisin şeridine geçerek kazaya sebebiyet verdiği, meydana gelen kazada murisin kaburga ve iskelet kemikleri kırılarak öldüğü, 1976 doğumlu murisin ölümü ile geride 1986 doğumlu eşi davacı ... ile 2000 doğumlu kızı ..., 2007 doğumlu ... ..."nin kaldığını, ölenin meydana gelen kazada kusursuz olduğu anlaşılmaktadır.
    Yukarıda belirtilen hususlar, olayın meydana geliş şekli, davacıların ve ölenin yaşı, davalının kusuru dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminatların az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    3-Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup, kabul edilen tazminat yönünden her bir davacı lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.
    SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 ve 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 1.024,65 TL kalan harcın temyiz eden davalıdan alınmasına 08/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.