10. Hukuk Dairesi 2016/17582 E. , 2019/3127 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
KARAR
Dava, hizmet süresinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde istemin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu"nun Geçici 7. maddesi uyarınca davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Anılan Kanunun 6. maddesinde ifade edildiği üzere, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve vazgeçilemez.” Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
Uyuşmazlık konusu husus; davacının davalıya ait 1060159 sicil nolu işyerinde askerlik yaptığı dönem hariç 01/09/1999 - 25/01/2012 tarihleri arasında kesintisiz çalışıp çalışmadığı noktasında toplanmış olup, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme, hüküm kurmaya yeterli ve elverişli değildir. Mahkemece çalışıldığı iddia edilen işyerinin sezonluk olup olmadığı belirlenmeli, işyeri bordro tanıkları mahkemece resen belirlenip beyanlarına başvurulmalı varsa beyanlarında çelişki olması halinde bu çelişkiler giderilmeli, davacının kesintili çalışma süreleri de gözetilip hak düşürücü süre bulunup bulunmadığı da irdelenmeli,böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip, takdir edilerek, varılacak sonuç uyarınca karar verilmelidir.
Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak, elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmlıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 04/04/2019 günü oybirliği ile karar verildi.