19. Hukuk Dairesi 2015/17685 E. , 2016/9263 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 01/04/2015
NUMARASI : 2014/550-2015/325
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. ... gelmiş diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin murisi ..."ın akıl sağlığının yerinde olmadığını, diğer mirasçıların mirası reddettiğini, davalının müvekkili aleyhine fiil ehliyeti bulunmayan murisin imzaladığı bono ve kredi sözleşmesine dayalı olarak icra takibi başlattığını belirterek, müvekkilinin bono ve bonoya dayalı icra takibi ile diğer takip dayanağı genel kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece alınan Adli Tıp Raporu ile davacı murisinin bononun tanzim tarihinde fiil ehliyetinin bulunduğu, genel kredi sözleşme tarihinde ise fiil ehliyetinin bulunmadığı, bu nedenle kredi sözleşmesinin geçerli sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, genel kredi sözleşmesine dayalı takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, bonoya dayalı takibe yönelik açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı taraf, murisin akıl sağlığı olmadığını iddia ederek Kayseri 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2991 sayılı icra takip dayanağı genel kredi sözleşmesi ile bono ve bonoya dayalı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemiyle iş bu menfi tespit davasını açmıştır.
Davalı taraf ise davanın reddini istemiştir.
Mahkemece murisin genel kredi sözleşme tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığı, bononun tanzim tarihinde ise fiil ehliyetinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının Kayseri 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2991 sayılı icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin ise reddine karar verilmiştir.
Davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilen Kayseri 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2991 sayılı icra takip dosyası dava konusu olmayıp davacının talebi anılan takip dayanağı genel kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Hal böyle olunca mahkemece kurulan hüküm davacı talebine uygun olmayıp hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir. Öte yandan, kabul şekline göre de, Kayseri 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2991 sayılı icra takip dosyasında davacı murisi borçlu olarak icra takip talebinde yer almakta ise de, murisin takip tarihinden önce ölmüş olması nedeniyle, muris hakkındaki icra takibi icra hukuk mahkemesi kararıyla iptal edilmiştir. Ayrıca Kayseri 6. İcra Müdürlüğü"nün 2011/2991 sayılı icra takip dosyasında takip konusu alacak, iş bu dava tarihinden önce 21.06.2013 tarihinde dava dışı ..."ye temlik edilmiştir. Bu durumda kabul şekline göre de, anılan takip dosyasına ilişkin olarak, davanın konusuz kaldığının ve davalının pasif husumet ehliyetinin bulunmadığının gözetilmemiş olması da isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 24/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.