18. Ceza Dairesi 2017/7994 E. , 2019/17059 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret, kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
A- Sanıklar ..., ..., ..."in hakaret ve kasten yaralama eylemlerine ilişkin verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yalnızca itiraz yolu açık olup, yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, sanıklar ..., ... ve ... müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
B- Diğer hükümlerin temyizine gelince,
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanıklara yükletilen görevi yaptırmamak için direnme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olmasının infaz aşamasında re"sen gözetilebileceği,
Anlaşıldığından, sanıklar ..., ..., katılanlar ..., ..., ve ... vekilinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,
a- Sanığın, 02/08/2012 tarihinde mağdurlar ..., ..., ...’e, 12/08/2012 tarihinde ise mağdurlar ..., ... ve ...’e hakaret ettiği iddia ve kabul edilen olaylarda, mağdurların farklı kişiler olması nedeniyle değişik zamanlarda aynı suçun bir kişiye karşı işlenmesi halinin söz konusu olmamasına karşısında, sanığın iki ayrı tarihte mağdurları da farklı olan olaylar nedeniyle TCK’nın 43/2. maddesinin yollamasıyla 43/1. maddesi gereğince aynı Kanun"un 125/3-a maddesi gereğince iki kez cezalandırılması gerektiğinin gözetilmemesi,
b- TCK"nın 125/3-a maddesi gereğince hapis cezasının alt sınırının 1 yıl olduğu gözetilmeksizin, 6 ay olarak belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
c- Sanık ile katılan ...’ın hakaret suçunu karşılıklı olarak işlediklerinin anlaşılması karşısında, sanığın katılan ...’a yönelik eylemi nedeniyle hakkında TCK"nın 129/3. maddesinin uygulanmaması,
d- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş olması,
e- Kabule göre de, sanığın, hakaret eylemini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında birden fazla kez gerçekleştirmesi nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesi yanında TCK"nın 43/2. maddesinin de uygulanması gerektiği kabul edildiği halde anılan kanun maddesi gereğince bir kez artırım yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., katılanlar ..., ... ve ... vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/12/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.