Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10213 Esas 2016/3146 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10213
Karar No: 2016/3146
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/10213 Esas 2016/3146 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı tarafından hileli şekilde imzalatılan bono nedeniyle bir takibe maruz kalmıştır. Davacı, borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve kötüniyet tazminatının tahsili için dava açmıştır. Ancak mahkeme, davacının yazılı delil sunamadığı için davanın reddine karar vermiştir. Temyizde, kararın alacaklı yararına tazminat koşullarını göz ardı ederek verildiği ve eksik incelemeden kaynaklı hatalar olduğu belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir. Mahkeme, diğer temyiz itirazlarını reddetmiş, ancak alacaklı yararına tazminat koşullarının karşılanmadığı için hükmün bozulmasına karar vermiştir.
Kanun Maddeleri:
- HUMK (818 sayılı)
- İİK 72/4
19. Hukuk Dairesi         2015/10213 E.  ,  2016/3146 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ..."ın hilesi ile iki adet bono imzalayıp verdiğini, davalının bu bonolardan birine dayanarak kambiyo senedine dayalı takip yaptığını, senet nedeniyle müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitini, takibin iptalini ve kötüniyet tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava konusu senedin borca karşılık alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacının bedelsiz kalan senedi kullanma suçundan şikayetçi olduğu ceza yargılamasında yerel mahkemenin davalı ... ve dava dışı ..."ın cezalandırılmalarına karar verdiği, temyiz incelemesinde senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu iddiasının yazılı delille ispatlanamadığından bahisle mahkumiyet kararının bozulduğu, iddiayı ispat yükünün davacıda olup davacının yazılı delil ile bu hususu ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, alacak likit olduğu için inkar tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    1- Davacı vekilinin aşağıdaki bendi kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yönünden sair temyiz itirazlarının reddine,
    2- Dava 17.05.2011 tarihinde 818 sayılı HUMK döneminde açılmış olup, dava dilekçesi ve delil listesinde “yasal delil” denilmek suretiyle yemin deliline dayanılmıştır.Mahkemece davacıya, davalıya yemin teklifinde bulunup bulunmayacağı hatırlatılmadan eksik incelemeyle hüküm kurulması isabetsizdir. Diğer yandan, İİK 72/4 maddesi uyarınca alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için, alacaklının alacağına kavuşması, alınan ve uygulanan tedbir kararı ile engellenmiş olması koşullarına bağlıdır. Somut olayda alınmış ve uygulanmış tedbir kararı bulunmadığından tazminata hükmedilemez. Bu yönün de gözetilmemiş olması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) sayılı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) sayılı bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.