23. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2668 Karar No: 2017/3009 Karar Tarihi: 01.11.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/2668 Esas 2017/3009 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2015/2668 E. , 2017/3009 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, alacaklısı olduğu icra dosyasındaki borçlunun, davalılarla müteahhit sıfatıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, müvekkilinin icra dairesinden borçlu adına dava açma yetkisi aldığını ileri sürerek, davalılar ile borçlu arasında imzalanan sözleşmenin ileri etkili feshini, bu sözleşmeye göre borçluya verilecek olan 2 adet bağımsız bölümün rayiç bedelleri arasında çıkan farkın müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, dava açılmasına sebep olmadıklarını, dava tarihinde henüz borçlarının doğmadığını ileri sürmüşlerdir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, icra dosyasından gelen yazıya ve tarafların duruşmadaki beyanlarına göre, icra dosyasının haricen tahsil yoluyla kapandığı, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının kalmadığı gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmiştir. Karar, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava icra takibindeki borç ödemesi nedeniyle konusuz kalan davanın "Karar Verilmesine Yer Olmadığına" karar verilmiş ve davada taraf olmayan yüklenici Mehmet Adaş aleyhine vekalet ücretine hükmedilmiştir. Davada taraf olmayan kişi aleyhine hüküm kurulamaz. Her ne kadar bu davada yüklenicinin de taraf olması gerekir ise de mahkemece davaya katılımı sağlanmayan yüklenici Mehmet Adaş aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca davalı ..., yüklenicinin henüz bağımsız bölümü hak etmediğini, bu nedenle davanın reddine ve kendisine vekalet ücreti verilmesi gerektiği iddiasıyla kararı temyiz etmiş olmakla bu davalının davayı takibi sağlanarak bu iddianın doğru görülmesi halinde davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte olup, bu hususlar yerine getirilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.