Hukuk Genel Kurulu Esas No: 2014/526 Karar No: 2014/1019 Karar Tarihi: 10.12.2014
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2014/526 Esas 2014/1019 Karar Sayılı İlamı
Hukuk Genel Kurulu 2014/526 E. , 2014/1019 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ : 06/06/2013 NUMARASI : 2013/105-2013/124
Taraflar arasındaki “istirdat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.02.2011 gün ve 2010/741 esas, 2011/48 karar sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 28.11.2012 gün ve 2012/11060 esas, 2012/17935 karar sayılı ilamı ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, istirdat istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine, Özel Daire tarafından bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını, davalı vekili temyize getirmiş, Hukuk Genel Kurulu tarafından direnme olarak adlandırılan kararın yeni bir gerekçeye dayanması nedeniyle yeni hüküm niteliğinde olduğu, bu nedenle temyiz inceleme görevinin Özel Daireye ait olduğu gerekçesiyle yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiş, Özel Dairece kararın bozulması üzerine yerel mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Direnme kararını davalı vekili temyize getirmektedir. İşin esasının görüşülmesine geçilmezden evvel, davalı vekilinin temyiz isteminin yasal sürede verilip verilmediği ön sorun olarak ele alınmıştır. İstinaf (bölge adliye) mahkemelerinin Resmi Gazete"de ilan edilerek göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (HUMK) temyize ilişkin yürürlükteki hükümlerinin (HUMK m. 427- 444) uygulanmasına devam olunacaktır (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) geçici m. 3/1 ). Yine, istinaf mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce aleyhine temyiz yoluna başvurulmuş olan kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar, HUMK’nun da 26.9.2004 tarih ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacaktır (5236 sayılı Kanunun Geçici 2. maddesi ve HMK’nun geçici m. 3/2). HUMK’nun 432. maddesinin 1. fıkrası gereğince Asliye Hukuk Mahkemesince verilecek kararların temyiz süresi tebliğ tarihinden itibaren 15 gün olarak düzenlenmiştir. Somut olayda; yerel mahkeme direnme kararının 21.10.2013 tarihinde davalı adına tebliğ evrakını almaya yetkili görevlisine usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından direnme hükmünün temyizine dair dilekçenin 15 günlük temyiz süresi geçirildikten sonra, 06.11.2013 tarihinde temyiz harcı yatırılmak suretiyle ibraz edildiği anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca; davalı vekili tarafından 15 günlük temyiz süresi geçtikten sonra 06.11.2013 tarihinde verilen temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle yasal süre geçtikten sonra verilen temyiz dilekçesinin REDDİNE, istek halinde temyiz peşin harcının iadesine, 10.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.