8. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2666 Karar No: 2015/6723 Karar Tarihi: 24.03.2015
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2015/2666 Esas 2015/6723 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2015/2666 E. , 2015/6723 K.
"İçtihat Metni"
İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilama dayalı olarak başlatılan takipte, borçlu vekili İcra Mahkemesi"ne başvurusunda, icra emrinin vekil değil asile tebliğ edildiğini, icra emrinde hesaplanan 3.584,44 TL vekalet ücretinin aslında 896,11 TL olması gerektiğini ileri sürerek icra emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece, vekil varken asile tebligat yapılmasının usulsüz olduğu gerekçesiyle icra emrinin davacı borçluya tebliğ yapılmak üzere iptaline karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 11, Avukatlık Kanunu"nun 41 ve HMK"nun 73, 81, 82 ve 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, takip dayanağı ilamda borçlunun vekil ile temsil edilmesi nedeniyle icra takibinde tebliğ işlemlerinin adı geçenin vekiline yapılması gerekmektedir. Ancak, icra emrinin borçlu asile tebliğ edilmesinden sonra, borçlu vekili İcra Mahkemesi"ne başvurarak, tebligatın asile gönderildiğinden bahisle, icra emrinin iptali istemi yanında, takibin esası ile ilgili itiraz ve şikayetlerini de ileri sürdüğü görüldüğünden, adı geçenin tebligatın usulsüzlüğü nedeniyle icra emrinin iptalini talep etmesinde hukuki yararı kalmamıştır. Kaldı ki vekile tebliğ zorunluluğunun bulunması asile tebligat yapılması lüzumunu ortadan kaldırmaz, cezaların şahsiliği kuralı gereğince, icra suçları yönünden borçlu asilin cezai yönden sorumlu tutulabilmesi için icra emrinin borçlu asile de tebliği zorunludur. O halde, Mahkemece, vekil varken asile tebligat yapılmasının usulsüz olduğu gerekçesiyle icra emrinin iptaline karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle IİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK.m.297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün İçinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 24.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.