7. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/18252 Karar No: 2014/3827 Karar Tarihi: 13.02.2014
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2013/18252 Esas 2014/3827 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2013/18252 E. , 2014/3827 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi : Antalya 5.İş Mahkemesi Tarihi : 16/04/2013 Numarası : 2012/209-2013/148
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK"nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine, 2-Davacı, iş sözleşmesinin işveren tarafından haksız feshedildiğini belirterek, kıdem ve ihbar tazminatı ile prim, yıllık izin ve fazla mesai alacaklarının tahsilini talep etmiştir. Davalı, davacının başka bir işyeri çalışanı ile işyeri dışında kavga etmiş olması nedeniyle, haklı nedenle iş sözleşmesinin feshedildiğini, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmadığını ve hak ettiği ücretlerinin ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, feshin işverence haksız yapıldığı belirtilerek, bilirkişi raporu doğrultusunda alacak taleplerinin kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece karara esas alınan 07.03.2012 tarihli bilirkişi raporunda; davacının 1.860,82 TL prim alacağı ve 376,00 TL yıllık izin alacağı bulunduğu belirlenmiş ve aynı raporda söz konusu alacakların ödendiğine ilişkin herhangi bir belge bulunmadığı belirtilmiştir. Buna karşın, mahkemece itiraz üzerine alınmış olan ve hükme esas alınmayan 04.09.2012 tarihli bilirkişi raporunda ise, dava tarihinden sonra 30.04.2010 tarihinde davacının maaş hesabına toplam 2.633,47 TL ödeme yapıldığı ve bu ödemenin prim alacağı ile yıllık izin alacağını kapsadığı belirtilmiştir. Ancak mahkemece anılan bu rapor dikkate alınmamıştır. İşveren tarafça dosyaya ibraz edilmiş ve davacının son ay bordrosu olan 2010 yılı Nisan ücret bordrosunda toplam 1.860,82 TL prim ve 1.173,33 TL yıllık izin tahakkuku yapıldığı anlaşılmaktadır. Davacının maaş hesap hareketleri dökümü incelendiğinde ise, davacının hesabına 30.04.2010 tarihinde 2.633,47 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. İtiraz üzerine alınmış olan ek bilirkişi raporunda da söz konusu ödemenin yıllık izin ve prim alacağını kapsadığı belirtildiği halde, mahkemece söz konusu olgular dikkate alınmaksızın yıllık izin ve prim alacağı talebi bakımından 07.03.2012 tarihli bilirkişi raporu hükme esas alınmış olması hatalıdır. Yapılacak iş, işveren tarafça davacıya yapılan ödemeler duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenerek, dava tarihinden önce yapılan ödemeler bakımından talebin reddine, dava açıldıktan sonra yapılan ödemelere ilişkin talepler bakımından ise konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar vermektir. Mahkemece yapılan ödemeleri dikkate almamış olan bilirkişi raporu doğrultusunda sonuca gidilmiş olması hatalı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı tarafa iadesine 13/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.