Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/9639 Esas 2019/5197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9639
Karar No: 2019/5197
Karar Tarihi: 16.09.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/9639 Esas 2019/5197 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı Hazine'nin, 2338 parsel sayılı taşınmazın tesciline ve davacının zilyetliğinde olduğunun belirtilmesine dair talebi reddedilmiştir. Mahkeme, taşınmaz üzerinde muhdesat bulunmadığı ve davacının zilyetlik şerhi talebinin bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Ancak, Mahkeme'nin kararı yasaya uygun değildir çünkü taşınmazın üzerinde muhdesat bulunmadığı durumda ancak Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca beyanlar hanesine şerh verilebilir. Bu nedenle, Mahkeme'nin kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi
16. Hukuk Dairesi         2016/9639 E.  ,  2019/5197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 2338 parsel sayılı 1550 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 1293 parsel sayılı taşınmaza uygulanan tapu kaydının miktar fazlası olarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacıların murisi ... tarafından yapılan itiraz Kadastro Komisyonunca reddedilmiştir. Davacı ... tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine, çekişmeli 2338 nolu parselin tespit gibi Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, dava konusu taşınmazın ...’ın zilyetliğinde olduğunun Kadastro Kanunu"nun 19/2. maddesi gereğince kütüğün beyanlar hanesinde belirtilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davaya konu 2338 nolu parsel sayılı taşınmazın davalı Hazine"nin dayandığı 17 Mayıs 1340 tarih 7 sıra nolu, geldisi K.evvel 1323 tarih 13 sıra nolu (halk arasında padişah tapusu olarak bilinen) tapu kaydı kapsamındaki hudutlar içerisinde kaldığı ve zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı gerekçesi ile davanın reddine ve taşınmazın ...’ın zilyetliğinde bulunduğunun beyanlar hanesinde belirtilmesine karar verilmesi, varılan sonuç bakımında yasal düzenlemelere uygun düşmemektedir.
    Taşınmazın beyanlar hanesine zilyetlik şerhi yazılması ancak yasalarla özel düzenleme yapılması halinde mümkündür. Kadastro çalışmalarında ise ancak taşınmaz üzerinde muhdesat bulunması durumunda 3402 sayılı Kanun"un 19. maddesi uyarınca bunun beyanlar hanesinde gösterilmesi söz konusu olabilmektedir. Somut olayda dava, kadastro tespitine itiraz davası olup dava konusu taşınmaz üzerinde 3402 sayılı Kanun’un 19/2. maddesi uyarınca beyanlar hanesine şerh verilebilecek bir muhdesat bulunmadığı gibi davacının zilyetlik şerhi verilmesine dair bir talebi de bulunmadığından, mahkemece davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi Hazine adına kayıt ve tesciline karar verilmekle yetinilmesi gerekirken, mahkemece uyuşmazlığın nitelendirilmesinde hataya düşülerek dava konusu taşınmazın tespit gibi Hazine adına tesciline ve ..."ın zilyetliğinde olduğunun beyanlar hanesinde belirtilmesine karar verilmesi isabetsizdir. Ayrıca davalı Hazine lehine hükmedilen vekalet ücretinin Hazineye gelir kaydına karar verilmesi de isabetsiz olup, davalı Hazine"nin temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    16.09.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.