Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2014/13973 Esas 2014/15691 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : Kozan 2. Asliye Hukuk (İcra Hukuk) Mahkemesi
TARİHİ : 13/03/2014
NUMARASI : 2014/21-2014/25

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ..tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı şikayetçinin, haline münasip ev şikayetini ileri sürerek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece dosya üzerinden inceleme yapılarak şikayetin süre yönünden reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Meskeniyet iddiası İİK"nun 82. maddesinin l. fıkrasının 12. bendine dayalı haczedilmezlik şikayeti olup, aynı Kanunun 16/1. maddesine göre haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük sürede yapılmalıdır.
Şikayetçi mahkemeye başvurusunda, hangi taşınmaza ilişkin olarak haline mühasip ev şikayetinde bulunduğunu açık bir şekilde belirtilmediği, ayrıca şikayete konu icra dosyasında borçlunun S. G. olduğu, şikayetçinin ise 06.04.2012 tarihinde düzenlenen tutanak ile icra kefili olmayı kabul ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, şikayetçinin takipte borçlu sıfatı bulunup bulunmadığı, takiple ilgili olarak haczedilen gayrimenkulünün (evinin) olup olmadığı ve buna ilişkin borçluya bir tebligat yapılıp yapılmadığı araştırılarak şikayet hakkının bulunup bulunmadığı ve şikayetin süresinde olup olmadığı değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken borçlu S. G.in borcu nedeniyle 28.09.2011 tarihinde menkul malların haczine ilişkin işlem sırasında şikayetçinin gayrımenkul haczini öğrendiğinden bahisle istemin süre aşımından reddi isabetli değildir
Ayrıca, şikayetin esası dikkate alınarak usulüne uygun şekilde duruşma açılarak, şikayetçinin hangi taşınmaza ilişkin olarak haline mühasip ev şikayetinde bulunduğu açık bir şekilde tespit edilerek, tarafların iddia ve delilleri sorulup toplandıktan sonra şikayet konusu hakkında karar verilmesi gerekirken, bu yasal zorunluluk yerine getirilmeden dosya üzerinden karar tesis edilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Şikayetçinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.