23. Ceza Dairesi Esas No: 2015/389 Karar No: 2015/1478 Karar Tarihi: 12.05.2015
Dolandırıcılık suçuna teşebbüs - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/389 Esas 2015/1478 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanıklar, bir iş yerine telefon ile arayarak yardım talebinde bulunup dolandırıcılık yapmak suçundan Asliye Ceza Mahkemesinde yargılanmışlardır. Sanıkların bu suçu işledikleri anlaşılmış ve mahkumiyet kararı verilmiştir. Ancak, sanık ... hakkında verilen adli para cezası kararında yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi, yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde, mutlak surette adli para cezasının da alt sınırdan tayin edilmesi gerekmektedir. Bu nedenle, 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca karar bozulmuş ve adli para cezasının alt sınırı 5 gün, üst sınırı 40 TL olarak düzeltme yapılarak hüküm onanmıştır.
23. Ceza Dairesi 2015/389 E. , 2015/1478 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık suçuna teşebbüs HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Olay tarihinde sanıkların ..."ya geldikleri, internetten şikayetçiye ait işyerinin telefon numarasını ve adresini aldıkları, sanık ..."ın şikayetçiyi arayarak kendisini ... olarak tanıtarak yanında ihtiyaç sahibi bir vatandaş olduğunu, hanımının çok hasta olduğunu, yardım edip edemeyeceğini sorduğu, şikayetçinin de birisini göndermesi halinde 500 TL verebileceğini söylediği, telefon görüşmesi sonrası şikayetçinin verilen telefon numarasını araştırdığında yabancı uyruklu bir kişi adına kayıtlı olduğunu öğrenmesi üzerine polisi arayarak durumu bildirdiği, bir süre sonra sanıkların şikayetçiye ait iş yerine geldikleri, sanık ..."ın işyerine girdiği, diğer sanıkların araçta bekledikleri, şikayetçinin durumu önceden bildirmesi nedeniyle polisler tarafından sanıkların yakalandıkları, bu suretle sanıkların birlikte dolandırıcılık suçunu işledikleri anlaşıldığından, mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 19.06.2007 tarih ve 2007/10-108 E., 2007/152 K. sayılı ilamında da belirtildiği gibi yasa koyucunun ayrıca adli para cezası öngördüğü suçlarda, hapis cezasının alt sınırdan tayini halinde mutlak Surette adli para cezasının da alt sınırdan tayini gerektiği yönünde bir zorunluluk bulunmamakta ise de, sanık ... hakkında kurulan hükümde yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin adli para cezasının alt sınırın üzerinde 120 gün olarak tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından adli para cezasına ilişkin sırasıyla “120 gün”, “60 gün” ve “1.200 TL” terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla “5 gün”, “2 gün” ve “40 TL” ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.