Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/3901 Esas 2018/7254 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3901
Karar No: 2018/7254
Karar Tarihi: 22.11.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/3901 Esas 2018/7254 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2018/3901 E.  ,  2018/7254 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 18/03/2016 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptali istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 20/04/2017 günlü karara yönelik olarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına bozma talep edilmesi üzerine dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne kesin olarak karar verilmiştir. ...Bakanlığının talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kararın kanun yararına bozulması istenilmiştir.
    Davacı vekili, davalının ... Anadolu İhracatçı Birlikleri üyesi olduğunu ve 2005 - 2006 yıllarına ait aidat borçlarını ödemediğini, borcun tahsili amacıyla ... 13. İcra Müdürlüğünün 2015/16347 Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının başlatılan takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkara tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın zamanaşımı nedeniyle reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, bilirkişi raporu benimsenerek davanın kabulüne kesin olarak karar verilmiştir.
    Borcun doğduğu tarihte yürürlükte bulunun 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 126/1. maddesinde aidat borçlarının 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu düzenlemesi mevcuttur.
    Somut olayda, davacı kurumun, davalının 2005-2006 yıllarına ait aidat borçlarını ödememesinden dolayı davalı hakkında 26/01/2015 tarihinde icra takibi başlattığı anlaşılmaktadır.
    Şu durumda, borcun doğumundan itibaren 5 yıllık zamanaşımı süresi dolduğundan yukarıda anılan düzenleme gereği davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına temyiz isteminin kabulüne karar verilerek kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın kanun yararına bozma isteminin kabulüne kararın yukarıda gösterilen nedenlerle ve HMK"nın 363. maddesi uyarınca hükmün sonuçlarına etkili olmamak üzere BOZULMASINA; gereği yapılmak üzere kararın bir örneğinin ... Bakanlığına ve dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine 22/11/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.