Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6013 Esas 2019/87 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6013
Karar No: 2019/87
Karar Tarihi: 15.01.2019

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/6013 Esas 2019/87 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme 5237 sayılı TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 62, 53, 58/9, 63. maddesi uyarınca silahlı terör örgütüne üye olma suçundan mahkûm etmiştir. Temyiz talebinin reddi nedeni bulunmayan davanın esasına geçilerek yapılan incelemede, Zaman gazetesine abone olmanın örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenmiştir. Mahkemenin kararında, ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensupları tarafından kullanıldığı ve bunun bir delil olarak kabul edildiği ifade edilmiştir. Ayrıca, Bank Asya kayıtlarının dikkate alınmadığı ve sanığın örgüt liderinin talimatına uygun şekilde Bank Asya'ya para yatırmaktan ibaret eyleminin örgütsel faaliyet olarak kabul edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın kanun maddeleri ise; 5237 sayılı TCK'nın 314/2, 62, 53, 58/9, 63. maddeleri ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi olarak belirtilmiştir.

16. Ceza Dairesi 2018/6013 E. , 2019/87 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5.
maddesi, 5237 sayılı TCK’ nun 62, 53, 58/9,
63. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet
kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, Zaman gazetesine abone olmanın örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceği belirlenerek yapılan incelemede;
1)Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16. MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 esas, 2017/3 sayılı kararında; "Bylock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağının" kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tesbiti halinde, ByLock kullanıcısı olduğuna dair delilin tanıklar ... ve ..."un beyanlarının ilişkin olduğu dönemde dikkate alındığında, atılı suçun vasfının tayini açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilgili birimlerden ayrıntılı olarak ByLock tesbit ve değerlendirme tutanağının getirtilip, CMK’nın 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunarak diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Dosya arasında bulunan Bank Asya kayıtları dikkate alındığında sanığın, örgüt liderinin talimatından sonra talimata uygun şekilde Bank Asya"ya para yatırmaktan ibaret eyleminin, örgüt üyeliği suçu yönünden örgütsel faaliyet olarak kabul edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5271 sayılı CMK’nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak sanık müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 15.01.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi.