22. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/3997 Karar No: 2013/4643
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2013/3997 Esas 2013/4643 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2013/3997 E. , 2013/4643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı işçi, iş sözleşmesinin davalı işverence geçerli bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine karar verilmesini, buna bağlı işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen dört aylık ücret ve diğer haklarının belirlenmesi isteğinde bulunmuştur. Davalı işveren, davacı elindeki makası sıkarak amirinin üzerine yürüyerek onu ölümle ve zarar vermekle tehdit ettiğinden davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece Dairemiz bozma kararına uyulmasına karar verildiği halde bozma gereği gibi karar verilmeden sonuca gidilmesi isabetsiz olmuştur. Karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dairemiz bozma kararında davacının iş sözleşmesi, verilen görevi yapmayarak sadece kendi alanını süpüreceğini, sözlü uyarılara rağmen devam eden düşük üretimi sebebiyle uyarılması üzerine amiri durumunda olduğu bildirilen kişinin üzerine elindeki çapak makası ile yürüyüp "adamı delirtme, psikolojimi bozdun" diyerek bağırdığı ileri sürülerek 4857 sayılı İş Kanunu"nun 25/II-d maddesi uyarınca 24.08.2009 tarihinde feshedildiği, elinde makasla diğer çalışana bağırma eyleminin 09.08.2010 tarihinde gerçekleştiğine dair tutanak tutulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece öncelikle işyerinde feshe yetkili makam belirlendikten sonra olayın bu yetkili makam tarafından öğrenildiği tarih belirlendikten sonra ve altı günlük hak düşürücü sürenin ancak bu öğrenilme tarihinden başlayabileceği dikkate alınmaksızın eksik inceleme ile karar verilmesinin isabetsiz olduğu ve altı günlük süre geçmesi durumunda; davacının kendi alanı dışında verilen temizlik görevini yapmaması ve amir konumunda olan diğer çalışan kişiye karşı elinde tehlike arzeden makas olduğu halde bağırarak korkutması eylemlerinin ağırlığı ve oluşu geçerli sebep oluşturacağı dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi hatalı bulunmuştur. Bozmadan sonra mahkemece olayın ne zaman gerçekleştiği konusunda net bilgi bulunmadığı olayın tutanaktan önce yaşandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de bozma kararında belirtildiği üzere eylemin ağırlığına göre altı günlük hak düşürücü süre geçirilmiş olsa dahi eylemin geçerli sebep olarak kabul edilmesi ve buna göre işe iade isteğinin reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi bozma sebebidir. Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle; 1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, 2-Davanın REDDİNE, 3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 91,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya bırakılmasına, 5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.320,00 TL ücreti vekâletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, 6-Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine kesin olarak oybirliğiyle 07.03.2013 tarihnde karar verildi.