16. Ceza Dairesi 2018/4166 E. , 2019/419 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 53,
58/9, 63. maddeleri uyarınca kurulan mahkumiyet
hükmüne yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre yapılan temyiz incelemesi sonunda dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Hakim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hakimin vicdani kanaatiyle serbestçe takdir edilir (CMK. 217/1).
Deliller öğretide, beyan delili, belge delili ve belirti delili olarak sınıflandırmaya tabii tutulmuştur.
Kovuşturma aşamasında, sanık sorguya çekildikten sonra delillerin ortaya konulmasına başlanır. Ancak, sanığın tebligata rağmen mazeretsiz olarak gelmemesi sebebiyle sorgusunun yapılmamış olması, delillerin ortaya konulmasına engel olmaz, bu deliller sonradan sanığa bildirilir (CMK. 206/1).
İbraz edilen delil, kanuna aykırı olarak elde edilmiş ise, delille ispat edilmek istenen olayın karara etkisi yoksa, istem, sadece davayı uzatmak maksadıyla yapılmışsa, mahkemece reddedilebilir (CMK. 206/2).Delilin ortaya konulması istemi, bunun veya ispat edilmek istenen olayın geç bildirilmiş olması nedeniyle reddedilemez (CMK. 207/1).Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafii birlikte rıza gösterirlerse, tanığın dinlenilmesinden veya başka herhangi bir delilin ortaya konulmasından vazgeçilebilir (CMK. 206/3).
Naip veya istinabe yoluyla sorgusu yapılan sanığa ait sorgu tutanakları, naip veya istinabe yoluyla dinlenilen tanığın ifade tutanakları ile muayene ve keşif tutanakları gibi delil olarak kullanılacak belgeler ve diğer yazılar, adli sicil özetleri ve sanığın kişisel ve ekonomik bilgilerin yer aldığı belgelerin duruşmada okunması zorunludur (CMK. 209/1).
Suç ortağının, tanığın veya bilirkişinin dinlenmesinden veya herhangi bir belgenin okunmasından sonra bunlara karşı bir diyeceklerinin olup olmadığı, katılana veya vekiline, Cumhuriyet savcısına, sanığa ve müdafiine sorulur (CMK. 215/1).
Delillerin tartışılmasında söz, sırasıyla katılana veya vekiline, Cumhuriyet savcısına, sanığa veya müdafiine veya kanuni temsilcisine verilir (CMK.216/1).
Ceza muhakemesi hukuku açısından serbest delil ve vicdani ispat sistemi geçerlidir. Genel bir ifadeyle delillerin elde edilmesi ve değerlendirilmesi serbestliğini ifade eden bu sistem, eylemi yargılayan hakimlerin hukuka uygun şekilde elde edilen her türlü delili kullanarak ispata ulaşmasını, sanığın aleyhine olduğu gibi lehe delilleri de araştırıp değerlendirerek, kuşkudan arınmış bir sonuca ulaşması gerekir. Delil takdirindeki serbesti, keyfilik olarak algılanmamalı, akla, mantığa ve bilimsel kurallara aykırı olarak değerlendirilmemelidir.
Somut olayda mahkemece beyanları hükme esas alınan tanıklar ..."un mahkemece bizzat veya istinabe suretiyle dinlenilerek bu beyanlara karşı sanık ve müdafiinin diyeceklerinin sorulması gerekirken gerekçe gösterilmeksizin, kovuşturma aşamasında dinlenilmeyen tanık beyanlarının hükme esas alınması suretiyle CMK 217/1 ve devamı maddelerine aykırı davranılması,
2-Bylock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanık hakkında ilgili birimlerden ayrıntılı bylock tespit ve değerlendirme raporu getirtilip değerlendirilerek duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumundan alınan HIS (CGNAT) kayıtlarına dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi eden suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, Bölge Adliye Mahkemesinin gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "17.07.2016" tarihi yerine ""16.07.2016"" olarak yazılması;
b-TCK"nın 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının uygulanması bakımından, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, bu sebeplerden dolayı hükmün CMK"nın 302/2. maddesi uyarınca BOZULMASINA, verilen ceza miktarı ile tutuklulukta geçirilen süre ve mevcut delil durumu dikkate alınarak tahliye talebinin reddiyle sanığın tutukluluk halinin devamına, 24.01.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.