Müstehcenlik - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/6997 Esas 2019/9461 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6997
Karar No: 2019/9461
Karar Tarihi: 22.05.2019

Müstehcenlik - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2017/6997 Esas 2019/9461 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, müstehcen içerikli materyallerin kullanımı suçundan yargılanan sanıkların hükümlerini görüştü. İki sanığın mahkumiyeti onanırken diğer iki sanığın hükümleri bozuldu. İlk iki sanığın suçları açık ve kesin delillerle kanıtlandı, diğer sanıkların suçları ise yeterli delil bulunamadığı için beraatlerine karar verildi. TCK'nın 226/3. maddesi uyarınca en ağır cezayı öngören müstehcenlik suçu işlendiği için, sanıkların cezaları TCK'nın bu maddesi uyarınca belirlendi. Ayrıca TCK'nın 53/1-b maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için, bu madde infaz evresinde uygulanamayacak. Kanun maddesi detayları ise şöyle: TCK'nın 226/3. ve 44. maddeleri. Ayrıca TCK'nın 53/1-b maddesi Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği için infaz evresinde uygulanamayacak.
18. Ceza Dairesi         2017/6997 E.  ,  2019/9461 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Müstehcenlik
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    KARAR
    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    A- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyizinde;
    Sanıklara yükletilen müstehcenlik eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Sanıklardan ele geçirilen müstehcen içerikli materyallerde, çocukların kullanılmasının yanı sıra hayvanlarla cinsel ilişkiye girildiğinin de tespit edilmesi ve sanıkların eylemlerinin TCK’nın 44. maddesindeki fikri içtima kuralları gereğince en ağır cezayı öngören aynı Kanunun 226/3. maddesindeki suçu oluşturması karşısında, sanıklar hakkında anılan TCK’nın 226/3. maddesinin son cümlesi uygulanmamış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
    TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesinin, infaz evresinde resen gözetilebileceği,
    Anlaşıldığından, sanıklar ... ve ..."in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnamedeki isteme uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,
    B- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerin temyizine gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Sanıkların üzerlerine atılı suçu kabul etmemeleri, sanık ..."in normal pornografik videolar yüklemesi için harddiskini diğer sanık ..."e verdiğini belirtmesi, sanık ..."in de aşamalarda tespit edilen beyanlarında, sanık ..."e ait harddisk vasıtasıyla, sanıklardan ... ile bir kısım veri alışverişi yaptığını kabul etmiş ise de, bu verilerin normal pornografik videolar olduğu yönündeki savunmalarının aksine, sanıkların içeriğinde çocukların kullanıldığı, yada doğal olmayan yollarla yapılan cinsel ilişki görüntülerini çoğalttıklarına, sattıklarına, naklettiklerine, depoladıklarına, bulundurduklarına veya başkalarının kullanımına sunduklarına dair bir delilin bulunmaması; ayrıca sanıklardan ..."ın da bu savunmaları doğrulaması; özellikle de her iki sanığa ait materyallerde yapılan incelemelerde müstehcen içerikli görüntülere rastlanılmadığının belirtilmesi karşısında, sanıkların mahkûmiyetlerine yeter kesin delil elde edilemediği gözetilmeden, beraatleri yerine hükümlülük kararı verilmesi,
    2- Kabule göre de;
    a- Sanıklardan ele geçirilen müstehcen içerikli materyallerde, çocukların kullanılmasının yanı sıra hayvanlarla cinsel ilişkiye girildiğinin de tespit edilmesi ve sanıkların eylemlerinin TCK’nın 44. maddesindeki fikri içtima kuralları gereğince en ağır cezayı öngören aynı Kanunun 226/3. maddesindeki suçu oluşturması karşısında, sanıklar hakkında anılan TCK’nın 226/3. maddesinin son cümlesinin uygulanmaması,
    b- TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmiş olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/05/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.