BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/68 Esas 2021/305 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/68
Karar No: 2021/305
Karar Tarihi: 14.04.2021

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/68 Esas 2021/305 Karar Sayılı İlamı

T.C.
İSTANBUL
8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2021/68 Esas
KARAR NO :2021/305

DAVA:Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:29/01/2021
KARAR TARİHİ: 14/04/2021

Davacı tarafından davalı aleyhine açılan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
D A V A /
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 21.10.2014 tarihinde 5 yıl süreli Akaryakıt Bayilik Sözleşmesi ve Hizmet Sözleşmeleri akdedildiğini, davalı tarafından noterden keşide edilen 17.11.2015 tarihli fesih sözleşmesi ile bu sözleşmenin feshedildiğini, ancak taraflar arasında 01.06.2016 tarihinde bu sözleşmenin yenilendiğini, davalıya ipotek verildiğini, 30.12.2019 tarihinde ... Noterliğinden müvekkilince keşide edilen ihtarname ile sözleşmeyi fesh ederek davalı şirketten doğan alacaklarını talep ettiğini, davalının 12.11.2020 tarihinde .... Noterliğinden ihtarname keşide ederek 259.112,94 TL alacak talebinde bulunduğunu, ödenmemesi halinde ipoteğin paraya çevrileceğini ihtar etmiş olduğunu, buna müvekkilinin 08.12.2020 tarihinde .... Noterliğinden keşide ettiği ihtarname ile cevap verdiği ve ibralaşmaları gerektiğini belirttiğini, anacak davalının ibralaşmaya yanaşmayarak .... İcra Müdürlüğünün ... esas sayılı dosyası ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yaptığını, müvekkilinin 01.06.2016 tarihinde akdedilen sözleşmeden 2020 Şubat ayı sonuna kadarki süreçte ticari açıdan bir ibralaşma olmadığından kendi muavin defter kayıtları ve faturalara göre davalıdan 562.841,72 TL alacaklı olduğunu, ayrıca sözleşmenin 7. Maddesini içeren ücret başlığı altında 208 ve 2019 yıllarına ait hesaplanması gereken %5 ve TEFE/TÜFE/Oranı ücret zammı nın da hesaplara yansıtılarak ödenmediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak koşulu ile 300.000 TL alacağın ve sözleşmenin 7. Maddesini içeren ücret başlığı altında 208 ve 2019 yıllarına ait hesaplanması gereken %5 ve TEFE/TÜFE/Oranı ücret zammı alacağının faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
G E R E K Ç E /
Dava; Taraflar arasında imzalanan sözleşme ve bu sözleşme kapsamındaki ticari ilişki nedeniyle alacak istemine ilişkindir.
01.01.2019 tarihinde yürürlüğe giren ve 03/01/2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinden sonra gelmek üzere eklenen maddeye göre ; MADDE 5/A- (1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun “Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 18/A. maddesine göre; (1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır.
(2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.
Yasal açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Davanın tarafları tacir olmakla, dava, nispi ticari dava niteliğindedir. Dava dilekçesinde dava açılmadan önce arabulucuya başvurulduğuna ilişkin beyanda bulunulmadığı gibi, bu hususu ispata yarar delil de ibraz edilmemiştir. Bunun üzerine davacı yana 29.01.2021 dava tarihinden önce yapılmış ve arabuluculuk faaliyetinden sonuç alınamadığına dair son tutanak aslı veya onaylı suretini bir haftalık sürede ibraz için ihtaratlı olarak kesin süre verilmiş ise de davacı vekillerince 29.01.2021 dava tarihinden öncesi tarihli arabuluculuk başvurusu ve arabuluculuk faaliyetinden sonuç alınamadığına dair son tutanak ibraz edilmemiştir. Davacılar vekillerince davamızdan sonra olmak üzere 05.02.2021 tarihli arabuluculuk başvurusuna ilişkin 10.02.2021 tarihli anlaşmamaya ilişkin son tutanağın sunulduğu görülmüştür.
Davanın, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak davası olması ve dava açılmadan evvel arabulucaya başvurmanın zorunlu olmasına karşın arabulucuya başvurulmadan dava açılmış olması, öte yandan dava açılırken eksik olan bu yöndeki dava şartının 6325 sayılı yasının açık hükmü karşısısında sonradan tamamlanması imkanı da bulunmadığından, davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M / Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-7155 sayılı Kanunun 20. maddesi ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununa eklenen 5/A. maddesi ve 7155 sayılı Kanunun 23. maddesi ile 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A-2. maddesi uyarınca dava açıldıktan sonra arabulucuya başvurulmuş olması karşısında, davanın TTK'nun 5/A, 6325 sayılı Kanunun 18/A-2, HMK'nun 114/2 ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 5.123,25 TL harçtan mahsubu ile fazladan alınan 5.063,95 TL'nin karar kesinleştiğinde ve talebi halinde davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan gider ve delil avansından sarfedilmeyen kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine İADESİNE,
5-Dosya üzerinden karar verildiğinden kararın resen tebliğe ÇIKARTILMASINA,
Dair; dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda, HMK'nun 341/1 ve 345. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.

Katip ...
e-imzalıdır




Hakim ...
e-imzalıdır


Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.